Deprem nedeniyle ertelenen tarihi İzmir İktisat Kongresi başladı. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati milli ekonomiden taviz verilmeyeceği mesajını verdi. Bakan Nebati, 1923'teki İzmir İktisat Kongresi'nin düzenlendiği daha sonra yıkılarak otoparka dönüştürülen binanın açılışında yaptığı konuşmada, "Bu bina inşallah Türkiye Ekonomi Modeli ile içselleştirilerek hem model içerisindeki aksaklıklar varsa bunların giderilmesi hem de çok dinamik olan ve küresel ekonomide artık günlük alınması gereken kararlar ve güncellemelerle Türkiye'nin ikinci yüzyılını belirleyecektir" dedi.
Bakan Nebati İzmir İktisat Kongresi'nin milletin cephede yazdığı destanlarla elde ettiği siyasi bağımsızlığını, iktisadi bağımsızlık iradesiyle perçinleyen tarihi bir kongre olduğunu belirterek, "Cumhuriyetimizin kuruluş arifesinde alınan Misak-ı İktisadi Kararları'nın önemli bir kısmı esasen bugün de bizlere yol gösterici niteliktedir" mesajı verdi.
MİLLİ GELİR 4 KAT ARTTI
2002'de 238 milyar dolar olan milli geliri bugün neredeyse 4'e katlayarak 905 milyar doların üzerine çıkardıklarını söyleyen Nebati, "Yatırımlarımızı 5 kat artırarak 263 milyar dolar seviyesine ulaştırdık. İhracatımızı 7 kat artışla 256 milyar dolar seviyesine taşırken bugün 228 ülke ve bölgeye ihracat yapan bir ülke konumuna geldik. Sağladığımız desteklerle son 21 yılda binlerce fabrika ve tesisi ülkemize kazandırdık" diye konuştu.
TAM BAĞIMSIZLIĞIN AYAK SESLERİ
Gizli-açık türlü saldırıya rağmen TOGG'u, TCG Anadolu'yu, İHA'ları, SiHA'ları, Kızılelma'yı, İMECE'yi, Altay Tankı'nı, Akkuyu Nükleer Güç Santrali, İstanbul Finans Merkezi'nin konuşulduğunu vurgulayan Bakan Nebati, şöyle konuştu:
"Her biri başlı başına devasa birer şaheser olan tüm bu büyük kazanımlarımızı ve daha nicelerini, tıpkı 100 sene evvelki milli mücadele ruhuyla çalışarak milletimizin hizmetine sunuyoruz. Tüm bunlar, milletimizin ortak kazanımları, hepimizin ortak gururudur. Ülkemizin daha güçlü ve daha müreffeh yarınlarının teminatıdır. Esasen tüm bunlar, Cumhuriyetimizin kurucu kadrolarının da hayali olan, her bakımdan tam bağımsız, güçlü ve büyük Türkiye idealinin, yani Türkiye Yüzyılı'nın da yaklaşan ayak sesleridir. Asla bu kadarıyla yetinecek, tam bağımsızlık yolumuzdan dönecek değiliz."
6.4 MİLYON KİŞİYE İSTİHDAM
Küresel salgın ve Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle dünyanın belirsizlik yaşadığı bir ortamda Türkiye'nin yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı önceleyen Türkiye Ekonomi Modeli'ni hayata geçirdiğini hatırlatan Bakan Nebati, "Ekonomimiz 2022'de yüzde 5.6 büyüyerek G20 ve OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ülkelerden biri oldu. Büyümenin kompozisyonuna baktığımızda yatırımlar, ihracat ve turizm gibi sürdürülebilir bileşenlerin payı oldukça yüksek. Salgının ardından rekor bir hızla 6.4 milyon insanımız istihdama katıldı ve istihdam 31.5 milyon kişiye ulaştı. Bu süreçte mali disiplinden de asla taviz vermiyoruz" dedi.
ENFLASYONLA MÜCADELEDEN TAVİZ YOK
Enflasyonla mücadeleden asla vazgeçmeyeceklerini anlatan Bakan Nebati, "Rehavete kapılmadan fiyat artışlarını etkileyen tüm unsurlarla mücadelemizi sürdürüyoruz. Enflasyonu tedrici bir şekilde tek haneli seviyelere çekmeye de kesin kararlıyız" dedi.
HAKLILIĞIMIZ ORTAYA ÇIKTI
ABD'de sıkı para politikası nedeniyle yaşanan banka iflaslarına dikkat çeken Bakan Nebati, "Bizim bankacılık sektörümüz sağlam temelleri, yüksek sermaye yeterliliği, kalifiye insan gücü ve dijital yenilik kapasitesi ile ülkemizi finans alanında ön plana çıkarmaya devam ediyor. Yaşanan bu banka iflasları, ana akım politikalardan ayrışarak yüksek faiz yerine üretimi, istihdamı ve büyümeyi tercih etmemizin haklılığını da bir kez daha gözler önüne seriyor" dedi.
SPK DİJİTALE TAŞINIYOR
Cumhurbaşkanlığı'nın himayesinde, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın ev sahipliğinde "Küresel Ekonomik Güç Olma Yolunda Türkiye Ekonomisi" ana temasıyla toplanan İzmir İktisat Kongresi'nin 'Finans Dünyasının Gözüyle Türkiye Yüzyılı' oturumunda konuşan Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Ömer Gönül, iki yılda artan halka arzlarla borsaya kote olan şirket sayısının 497'ye ulaştığını, toplam değerin de 5.7 trilyon liraya ulaştığını, yatırımcı sayısının da 4.8 milyonu bulduğunu belirtti. Gönül, dışarıdan alınan tüm başvuruları dijitale taşıyacaklarını, bir-iki aya bu sisteme geçeceklerini açıkladı. 2022'de yeşil ve sürdürülebilir borçlanmanın önünü açtıklarını hatırlatan Gönül, katılım finans ve risk merkezinin de önümüzdeki dönemdeki başlıkları olacağını vurguladı.
RİSKLERİ YÖNETTİK
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı Mehmet Ali Akben, şu anda bankacılık sektörünün kredi hacminin 9 trilyon lirayı bulduğunu, kredilerin yüzde 30'unu KOBİ'lerin kullandığını söyledi. ABD'deki banka iflaslarına da değinen Akben, şunları vurguladı: "Bankalar için en önemli kriz likidite krizi. Biz bankaların riskleri nasıl yönetecekleri konusunda ciddi düzenlemeler yaptık. Şu anda Türk bankalarında gecikmiş alacaklar yüzde 2'lerin dahi altında, tarihin en düşük seviyesinde. Sermaye yeterlilik rasyoları ise hedefin yarısından daha fazla."Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alparslan Çakar ise dünyada 1923'te üretilen gelirin 5 trilyon dolar olduğunu, bugün rakamın 106 trilyon dolara çıktığını, Türkiye'de ise 1 milyar dolardan 900 milyar dolar seviyesine çıkıldığını vurguladı. Bankacılık sektörünün büyümenin temelini oluşturduğunu anlatan Çakar, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İstanbul Finans Merkezi'nde şu anda 1.600 personelimiz var. Bütün kurumların bir arada olması sinerji oluşturacak." İstanbul Sebahattin Zaim Üniversitesi'nden Servet Bayındır ise katılım finans sektörünün Türkiye'de toplam bankacılık sektörüne oranının yüzde 8.5'lerde olduğunu, bunun artırılması gerektiğini söyledi.