Türkiye'nin en iyi haber sitesi
DİLEK GÜNGÖR

EYT ‘yaş’ olmasın

Meslek yaşamım boyunca çalışma hayatıyla ilgili konulara hep mesafeli durdum. Ankara'da çalıştığım dönemde de İstanbul'a geldikten sonra da bu tarz gündemlerle ilgili çok nadiren yazı yazdım. Çünkü, şunu biliyorum. Çalışma hayatıyla ilgili yazıp çizeceğin her şey karşı tarafta bir umuda, hayale neden oluyor. Bunu bizzat kendi evimizde de yaşardık. Hemen hemen her gün yapılan 'emekliye zam hesapları', 'promosyon miktarları', 'enflasyon farkı rakamları' internette 'tık' alsa da ev ahalisinde ters teperdi.
Niye mi?
Önce ümitlenirlerdi, yazılıp-çizilenler, söylenenler kısmen gerçekleşirse bu kez sükut-u hayale uğrarlardı. Velhasıl, bu meseleler zordur, bir laf edeceksen de yazacaksan da iki kere düşünmen gerekir, karşı tarafa umut verip, sonra yarı yolda bırakmaman gerekir.
Uzatmayayım...
Konuyu buradan Emeklilikte Yaşa Takılanlar'a (EYT) bağlamak istiyorum. Evet, 2019'dan bu yana EYT gündemde... Şubat 2022'den bu yana da çalışmalar yapılmaya başlandı. Hükümetin bu konuyu çözüme kavuşturacağı beklentisi topluma tamamen yerleşti. O dönemdeki haberleri hatırlıyorum. Maliyet hesapları gündeme geliyordu. Bu kriterde 5 milyon 954 bin 225 kişi olduğu, 10 ayrı analiz yapıldığı, yıllık maliyetin en az 100 ve 750 milyar arasında değişebileceği konuşuluyordu. Yeni bir maliyet hesabı mı oldu, yapıldıysa o günden bu yana ne değişti acaba?
Hani diyorlar ya, 'Evdeki hesap çarşıya uymadı, o yüzden gecikiyor, kademe getiriliyor' mealinde laflar...
Gelelim 'kademe' işine...
Adı üzerinde emeklilikte yaşa takılanlar... 'Yaşa takılanlara' yaş sınırı konulur mu? Ben olacağını sanmıyorum. Üstelik de daha önce yaş şartıyla ilgili farklı açıklamalar yapılmışken 8 Eylül 1999 öncesine yaş sınırı koymak doğru mu? Zaten EYT düzenlemesinin 8 Eylül 1999 öncesi sigorta girişi olanları kapsaması gerekmiyor mu? 1999'daki düzenleme öncesi erkeklerde 25 yıl sigortalılık ve 5400 prim günü, kadınlarda 20 yıl sigortalılık ve 5000 prim gününü tamamlayanlar yaşa bakmadan emekli olabiliyorken, 8 Eylül 1999'daki yasa sonrası emeklilik yaşı 58'e kadar yükselince bu kişilerin mağdur olduğunu konuşmuyor muyduk? Eğer bir kademe olacaksa 1999-2008 dönemine uygulanması daha doğru değil mi?
Bu satırları yazarken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın TV'lerde konuşmasını dinledim. Erdoğan da meselenin bir an önce neticelendirilmesini istiyor. Kulislerde yaş sınırının da getirilmemesi gerektiği yönünde talimatı olduğu konuşuluyor. Aklın yolu bir...
Gelelim iş dünyasının serzenişlerine...
Kamuda yaklaşık 300 bin EYT'li olduğu, ağırlığın daha çok özel sektörde olduğu söyleniyor. EYT'nin tazminat yükü iş dünyasını zorlayabilir mi?
Evet ama... Aması şu...
Serzenişte bulunanların çoğunun işçisine 'Tazminatını isteme, işe devam et, yoksa işten çıkarırım' diye üstü kapalı tehdit edeceğine kalıbımı basarım. (Doğru çalışanlara lafım yok) Velhasıl, yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. Yakında detaylar açıklanacak. Umarım herkesin mutlu olacağı şekilde bu sorun ortadan kalkar.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA