28 belediyeye kayyum atandı diye bazıları kıyameti koparıyor.
Vay efendim, "Kayyum atanmış da, belediye işçileri memnun olmayıp eylem yapınca sokaklar çöplük olmuş... Çöpler toplanmadığı için halk sağlığı ciddi risk altındaymış...
Belediyede işler durmuş, il özel idaresi ve karayolları olmasa yollar temizlenemiyormuş..."
Hadi oradan...
Siz kimi kandırıyorsunuz?
Sosyal medyada bunlara çanak tutanlarda da basında bu işi kaşıyanlarda da suç var. Herkesi balık hafızalı sanıyorlar.
Hatırlayın, çok değil daha birkaç ay öncesine kadar HDP'li belediyelerin birçoğu hendek kazıp, çöp toplama ve belediyeye ait bazı araçları yol kapatmak için kullanmıyor muydu?
O zaman asli görevlerini yapıyorlar mıydı? Güneydoğu'daki birçok il ve ilçede çöp yığınları oluşmamış mıydı?
Çevreye saçılan çöpler hastalıklara davetiye çıkarmıyor muydu? Mahalleli tepkili değil miydi? Halktan para toplayıp halka hizmet mi ediyorlardı?
Herkes açıp Belediye Kanunu'nu okusun lütfen... Bir belediyenin öncelikli görevi imar, su, kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel altyapı; çevre ve temizlik; zabıta, itfaiye, acil yardım; şehir içi trafik; defin ve mezarlıklar; ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar; konut; kültür ve sanat, turizm ve spor; sosyal hizmet, evlendirme, meslek kazandırma; ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerini yapmak değil midir?
Merak ediyorum...
30 Mart yerel seçimlerinden sonra işbaşına gelen, bugün kayyum atanan belediyeler bunların hangisini layıkıyla yapmış? Herkes elini vicdanına koyup düşünsün.
Benimki de laf değil mi?
Doğru ya! Hewaller kanunu devleti de tanımaz. Onlar, ilin ya da ilçenin kanalizasyonuyla veya çöpüyle uğraşmak yerine PKK'nın eylemlerine makine-teçhizat sağlar.
Terör örgütünün bombalı eylemleri için kamyonunu seferber eder. İş makinesini hendek kazmakta kullanır. Yani sizin, benim, oradaki halkın cebinden çıkan vergiyle terör örgütünü besler.
Uzun lafın kısası...
Kimse endişelenmesin. Bence oralarda belediyecilik yeni başlıyor.