Milliler Japonya'ya uçmadan önce, bizler burada ufaktan da olsa 'Senin 5 benim 5, gidenler-gidemeyenler' sohbetlerini yapıp onları umuda yolcu ettik. Bana sorarsanız Yunan maçında skor sıkıntısı çektiğimiz anlarda Memo'dan, topun baskılandığı o zor anlarda Kerem Tunçeri'den daha iyi bir ilaç bulabilir miydiniz? Grupta 5 maçın 4'ünü galibiyetle kapatan pozitif netice, ilişkilerde de pozitif yaklaşıma yansımak zorunda. Üç noktayı çok açık vurgulamak lazım. 1- Türkiye'de basketbolla uğraşan her fert milli takımın adayıdır. 2- Onlara milli formaya ve takıma hizmetin mecburiyetini ve doğrularını eksiksiz anlatabilmek bir ileşitim mecburiyetidir ve hepimizin, her yöneticinin görevidir. 3- Milli takımların ülke içinde asla rakibi olamaz. Şimdi artık bu turnuvada olmayanlara değil de olanlara bakıp, onlara pozitif enerjimizi yollayarak galibiyetin yollarını bize de düşleyelim.
Öncelikle eller asla titrememeli. En büyük rakibimiz "Buraya kadar muazzam getirdik, ya yarın olmazsa" korkusu. Rakibin iki top skorer Lakovic, Becirovic ve sonra da Udrih ve Ozbolt asla özellikle Yunanlı dış adamların ne kumaşında ne performansında. Üç sayılık isabetleri yüzde 46. Bu istatistiklerinin en başarılı yönü. Lakovic de 16/24 ile en sağlam şutör. O şutların çoğunun uzak tepe noktada oyun kurucu ve pivotun ikili oyunlarından çıktığını düşünürsek Kaya'nın Ermal'in ve özellikle Kerem'in defansları çok önem kazanacak.
Pota altıcılar, uzun ve NBA patentli olsa da Dünya Şampiyonası'nın ve de bizim uyguladığımız sertliğin daha gerisindeler. Brezec, Nesterovic ve Nachbar'ı bıkmadan usanmadan fiziksel mücadeleyle yıpratmak belki de bugünün gereği hafiften sopalamak, uzunların diğer öncelikli işi olacak. Oynamayacak olan Ersan'ın skor yükünden yine mahrum kalacağız. Kendi adıma Tanjevic'in skor ümidi Cenk'in yanına son iki maçta "Ben bu takımda iki numara da oynayabilirim" mesajını Engin Atsür'ü alternatif sayı şansı olarak denerim.
Avustralya ve Litvanya'yı yenerken hızlı hücum basketi vermemiz onları 70'lerin altında tutmamıza imkan sağladı. Bugün de asla kolay sayıya izin yok.
Aklımızın kenarından bile bu maçı kaybetmek geçmese de bu seneki Dünya Şampiyonası kurallarıyla 9/16 arası dereceler için maçlar oynanmayacak. Bu maçı kaybettin mi, kimine göre 9, kimine göre 16 sensin. Gel çık işin içinden. Bizi Dünya Şampiyonaları'nda en iyi derecemiz olacak ilk 8'in içine atacak bu maçı kazanacak gücümüz kesinlikle mevcut. İnadımız da, inancımız da. Biz oraya doğru yürüyelim, müthiş bir Arjantin eşleşmesini düşleyelim, varsın Slovenler 9 mu, 12 mi, 16 mı olacaklar kendileri karar versinler.
Maçın anahtarı: Kerem-Kaya-Ermal ve Fatih'in alacağı her ribaund.
En önemli eşleşme: Hakan, Ender ve Engin'in Lakovic'e defansları.
Sürpriz skoreri: Bizim adımıza Engin, onların adına aman Ozbolt'a kolay üç sayı verme!
Günün en önemli gereksinmesi: Basketbol şans meleği, lütfen bugün ay-yıldızlı formayla yanımızda ol.