Türkiye'nin en iyi haber sitesi
TİMUR SIRT

Kusursuz savunmanın yolu yapay zeka ve 3B yazıcıda

Savunma sanayi ve tüm sektörlerde kalıcı ve derin bağımlılığın anahtarı üretici yapay zekada yatıyor. Bağımlılıktan kurtulmanın yolu da 3 boyutlu yazıcılarla; maliyet, esneklik, hız ve anında sahada onarım imkanı olmasını sağlıyor

Kırmızı Başlıklı Kız hikayesinde "karşılıksız hediyelerle" gelen tuzaklar anlatılır. Ancak birilerine kendine bağımlı hale getirmek istiyorsan onlara güzel hedfiyeler ver. Tıpkı bugünün dijital kurtları gibi. İşte bağımlılıklardan kurtulmayı sağlayan 2 kritik sektör biri yazlım ve açık kaynak kodu, diğeri de 3 boyutlu yazıcıların getirdiği büyük dönüşüm. Yazılım endüstrisi üretici yapay zeka ile yeni bir sıçrama noktası yakalarken, 3 boyutlu yazıcılar Türkiye'nin ve dünyada savunma sanayisinin dışa bağımlılığının anahtar kelimesini gelen "yardımlar" olarak karşımıza çıkar. Karşıklıksızmış gibi verilen yardımlar aslında yedek parça parası, modernizasyon olarak size geri döner.

ÖNCE HEDİYE ET, SONRA BAĞIMLI YAP
Bu durumu en iyi 3 nesildir pastacılık yapan aileler iyi anlar. Çünkü hemen her sektörde bunun basit karşılığı vardır. Margarin yağları pastanelere girmek için önce hediyeler dağıtır. Sonra margarin yağının lezzeti, tereyağının kalbe ne kadar zarar verdiği anlatılır. 60'ların başında hediyelerle pastacıları ve müşterileri kendisine bağımlı hale getiren margarin lobisi, 70'lerin sonunda insanları, işletmeleri margarin yağı kuyruklarına sokacak kadar bağımlı hale getirmiştir. Bağımlılığın savunma sanayine etkisini en derin şekilde Kıbrıs Barış Harekatı sırasında gördük. Bu yüzden bağımlı olmak bağımsızlığı kaybetmenin ilk adımı olduğunu unutmamak şart.




YAPAY ZEKA BAĞIMLILIĞI
Güvenlik yazılımı yamalarının bile pek çok kurumu felç etmeye yettiği bir dünyada yazılımın ne kadar önemli olduğunu gördük. Üretici yapay zeka etkisiyle yazılım sektörü yeni bir sıçrama dönemine giriyor. Yapay zeka bağımlılıkların en derinini oluşturacak. İşte bu yüzden Avrupa Birliği hızla harekete geçti. Sonuçta yeniliğin anahtarının kendisinde olmadığı yerde standartlar ve regülasyonlar üzerinden korumaya alıyor. Türkiye yapay zeka konusunda Avrupa Birliği regülasyonlarını yakından takip ediyor.

3 BOYUTLU PANZEHİR OLUYOR
Bağımlılığın panzehiri olacak teknolojilerden biri de 3 boyutlu yazıcı teknolojisinde yatıyor. Hız, maliyet, tedarik zinciri esnekliği, depolama kolaylığı ve özelleştirmeler gibi pek çok avantajı beraberinde getiriyor. Daha Düşük Üretim Maliyetleri: Düşük hacimli üretimlerde, 3D baskı geleneksel üretim yöntemlerine göre daha maliyet etkin olabilir. Bu, savunma sektöründe, genellikle özel, küçük partili parçaların gerekli olduğu durumlarda özellikle değerlidir. Malzeme Verimliliği: Katmanlı üretim, sadece gerekli malzemeyi kullanarak parçaları oluşturur, bu da atıkları azaltır ve malzeme maliyetlerini düşürür. Bu, özellikle pahalı veya nadir bulunan malzemeler söz konusu olduğunda önemlidir.




BAĞIMLILIĞI AZALTAN DEVLET KURUMLARI
Türkiye, savunma sanayinde 3D baskı teknolojilerini kullanma ve geliştirme konusunda önemli adımlar atan ülkeler arasında yer alıyor.
Türk savunma sanayisi, yerli üretim ve teknolojik bağımsızlık hedefleri doğrultusunda 3D baskı teknolojisini aktif olarak entegre edilmesini sağlıyor. İşte Türkiye'nin bu alandaki durumu:
ASELSAN: Türkiye'nin önde gelen savunma şirketlerinden ASELSAN, 3D baskı teknolojisini elektronik sistemlerin ve radar gibi sofistike savunma cihazlarının üretiminde kullanılıyor. ASELSAN, bu teknoloji sayesinde daha hafif ve dayanıklı parçalar üretebilmekte ve hızlı prototip geliştirme süreçlerini hızlandırıyor.
ROKETSAN: Roket ve füze üreticisi ROKETSAN, 3D baskı teknolojisini hem roket parçalarının üretiminde hem de yeni mühimmat türlerinin geliştirilmesinde kullanılıyor.
Özellikle karmaşık geometrilere sahip parçaların üretiminde 3D baskı büyük avantaj sağlıyor.
TAI (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.): TAI, 3D baskıyı uçak ve insansız hava aracı (İHA) parçalarının üretiminde kullanıyor. Bu teknoloji, uçak parçalarının daha hafif ve aerodinamik hale getirilmesine olanak tanıyor.




SAGE (TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü):
TÜBİTAK SAGE, 3D baskı teknolojisini füze ve savunma sistemleri geliştirme projelerinde kullanılıyor. Bu sayede, yeni nesil mühimmatlar ve savunma sistemlerinin prototipleri hızla üretilebiliyor.
Savunma Sanayii Başkanlığı
(SSB): SSB, yerli ve milli savunma projelerinde 3D baskı teknolojisinin kullanımını teşvik etmekte ve bu konuda çeşitli projeleri desteklemektedir. Bu projeler, hem tedarik zinciri bağımsızlığını artırmak hem de üretim süreçlerini hızlandırmak amacıyla yürütülmektedir.
FNSS: Zırhlı kara araçları üreticisi FNSS, 3D baskıyı yeni zırhlı araçların tasarımında ve yedek parçalarının üretiminde kullanmaktadır.
Bu teknoloji, araçların modernizasyonu ve bakım süreçlerinde de önemli rol oynamaktadır.
ODTÜ, İTÜ ve Sabancı Üniversitesi: Bu üniversiteler, savunma sanayine yönelik 3D baskı teknolojileri üzerinde araştırmalar yapmaktadır.
Özellikle malzeme bilimi ve mühendislik bölümlerinde, savunma amaçlı kullanılan ileri kompozit malzemeler ve 3D baskı teknikleri üzerine projeler yürütülüyor.
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM): TÜBİTAK MAM, savunma sanayine yönelik 3D baskı malzemeleri ve süreçlerinin geliştirilmesi üzerine çalışmaktadır. Bu merkez, Türkiye'nin savunma sanayii projelerine malzeme bilimi ve mühendislik desteği sağlamaktadır.




SİBER GÜVENLİK TEHLİKESİNE DİKKAT
3D baskı, hafif ancak son derece dayanıklı askeri teçhizatların tasarımını ve üretimini sağlıyor. Bunlar arasında kasklar, zırhlar ve hatta tüm araçlar bulunuyor. Atıkları en aza indirerek ve parça taşımacılığına olan ihtiyacı azaltarak, 3D baskı daha sürdürülebilir askeri operasyonlara katkıda bulunabiliyor. Siber Güvenlik: 3D baskı dosyalarının dijital doğası, fikri mülkiyetin (IP) güvenliği ve siber saldırı potansiyeli konusunda endişeler yaratıyor. Tasarım dosyalarının bütünlüğünü korumak, düşmanların savunma teknolojilerine müdahale etmesini veya onları çalmasını önlemek için çok önemli.

TÜRKİYE DİKKAT ÇEKEN OYUNCU OLUYOR
Türkiye, savunma sanayinde özellikle insansız hava araçları (İHA) alanında dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer almaktadır. Bu başarı, Türkiye'nin yerli ve milli imkanlarla geliştirdiği ve ürettiği İHA ve SİHA (Silahlı İnsansız Hava Aracı) teknolojileriyle elde edilmiştir.

TÜRKİYE İLK 5'TE YER ALIYOR
Bayraktar TB2: Baykar tarafından üretilen Bayraktar TB2 SİHA, Türkiye'nin dünya genelinde bilinirliğini artırmış ve çeşitli ülkeler tarafından satın alınmıştır. Bayraktar TB2, birçok savaş bölgesinde etkili bir şekilde kullanılmıştır. ANKA: TAI tarafından geliştirilen ANKA serisi İHA'lar, uzun menzilli ve yüksek irtifa görevlerinde etkinlik gösteren platformlardır. ANKA, Türkiye'nin istihbarat, keşif ve gözetleme kabiliyetlerini önemli ölçüde artırmıştır. Akıncı: Baykar tarafından geliştirilen Akıncı TİHA (Taarruzi İnsansız Hava Aracı), ağır mühimmat taşıma kapasitesi ve uzun uçuş süreleri ile dikkat çekmektedir. Akıncı, Türkiye'yi bu alanda lider ülkeler arasına sokan ileri teknoloji bir platform.




DİJİTALDE HAYAT KOLAY PROJESİYLE, GİRİŞİMCİ KADINLARA HİBE DESTEĞİ
Türk Telekom'un kadınların dijital becerilerini artırarak ekonomik hayata katılımlarını desteklemek amacıyla yürütülen Dijitalde Hayat Kolay projesi hayata geçiriliyor. Projede kadınlara toplam 1 milyon TL hibe desteği veriliyor
TÜRK Telekom, teknoloji birikimini yaşamın her alanına aktararak sosyal hayata eşit katılımı destekleyen projelerini sürdürüyor. Türk Telekom ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Habitat Derneği iş birliğinde kadınların dijital becerilerini artırarak ekonomik hayata katılımlarını desteklemek amacıyla yürütülen Dijitalde Hayat Kolay projesi kapsamında, mentörlük ve hibe programı süreci başladı. 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerden etkilenen girişimci kadınların başvurularının öncelikli olarak değerlendirileceği mentörlük ve hibe programı sonunda, toplam 1 milyon TL'lik hibe desteği sağlanacak.

İNSANI MERKEZE ALMAK ÖNEMLİ
Türk Telekom Kurumsal İletişim Direktörü Arif Sancaktaroğlu, "İnsanı merkeze alan yaklaşımımızla Türkiye'ye Değer' katan projeler üreterek sürdürülebilir kalkınmayı destekliyoruz. Kadınların dijital yetkinliklerini artırmak hedefiyle hayata geçirdiğimiz 'Dijitalde Hayat Kolay' projesi ile 2019'dan bu yana kadınların ekonomik ve toplumsal hayatta daha aktif ve eşit yer almalarına katkı sunuyoruz. Proje kapsamında verdiğimiz dijital pazarlama eğitimleri ile bilgilerini artırıyor, mentörlük ve hibe desteği ile girişimlerini geliştirmelerine destek oluyoruz. Projenin mentörlük ve hibe sürecinin katılımcılar için faydalı olmasını diliyorum" diye konuştu.

2 HAFTA SÜRECEK MENTÖRLÜK DESTEĞİ
Mentörlük ve hibe programına başvuranlar arasından mülakatla belirlenecek 40 kadın girişimciye, uzmanlar tarafından 2 hafta sürecek mentörlük desteği sağlanacak. Mentörlük sürecinde kadınlara; ürün veya hizmet için doğru hedef kitlenin belirlenmesi, uygun görsel ve yazılı içeriklerin oluşturulması, rakip analizi, başarılı ve başarısız örneklerin değerlendirilmesi, çevrimiçi reklam kampanyalarının oluşturulması, çevrimiçi pazar yerlerine giriş süreçleri, doğru fiyatlandırma, satış kanallarının belirlenmesi ve bütçe yönetimi gibi konuları içeren uygulamalı eğitimler verilecek. Mentörlük programını tamamlayan kadın girişimciler arasından jüri tarafından belirlenecek 20 kadın girişimciye ise toplam 1 milyon TL hibe verilecek.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA