Çikolatanın ana maddesi olan kakaonun kalp hastalıkları başta olmak üzere kanser, Alzheimer gibi bilişsel hastalıklar ve diyabete karşı etkin bir savunucu olduğunu biliyor muydunuz? Kakao hiçbir işlem geçirmeden kullanıma sunulan mükemmel bir antioksidan kaynağıdır. Çikolata ise kakaoya şeker, yağ, vanillin, kakao yağı, lesitin, tuz ve süt eklenerek yapıldığından hem kalorili hem yağ içeriği fazla bir yiyecekter. Bu nedenle dikkatli tüketilmesi gereken bir tatlıdır. Fakat kakao tam tersine karbonhidratı ve yağı düşük, liften yana zengin, bolca bitkisel protein barındıran, magnezyum, potasyum, bakır ve çinko minerallerinin de doğal deposudur. Birçok hastalığa karşı koruyucu polifenoller ihtiva eden kakaoyu, beslenme bilimi fonksiyonel besinler arasında ilk sıralara yerleştiriyor.
Çikolatadan daha değerli: Kakao sadece güneşte kurutulan kakao çekirdeklerinin öğütülmesi ile elde edilirken çikolata yapımı birçok aşamadan oluşur. Özellikle çikolata yapım aşamasında fermantasyon süreci polifenollerin kaybına neden olur. Kakao toz olarak kullanıldığında çok daha faydalıdır. Ayrıca çikolata yapılırken kakao yağına eklenen bitkisel yağlar hastalık önleyici bileşenlerin aktivitesini azalatır.
Kakao çekirdekleri antioksidan deposudur: Yeşil çayda bulunan kateşin miktarı kakaoda daha fazladır. Nar ve üzümde bulunan kalp dostu antosiyanidin adlı madde kakoda neredeyse iki-üç kat daha fazla bulunur. Günde üç-dört fincan yeşil çay, bir kase taze doğranmış nar ve üzüm yemek antioksidan açısından yararlıyken günde sadece iki yemek kaşığı kakaoyu süt ve taze meyvelerle tüketirsek neredeyse günlük antioksidanı almış oluruz.
Kakaoyu sütle tüketin: Eğer sağlıklı yağ ve protein içeren bir yiyecek ile kakao tüketilirse bağırsaktaki emilim olumsuz etkilenmez. Hem karbonhidrat hem protein hem de doğal yağ içeren süt gibi bir besinle tüketilirse polifenollerin emilimi yüzde 40'a kadar çıkar. Bunun anlamı kakao ile lezzetlendirilmiş süt içiminden iki saat sonra, bağırsaklardan kateşin ve antosiyanin adlı antioksidanların maksimum emilir. Bu da koroner kalp hastalığına neden olan biyokimyasal olumsuzlukları düzeltir ve kanser yapıcı maddelerin vücuttan temizlenmesini sağlar.
Kalp damarlarını yeniler: Endotelyum dediğimiz tüm kan damarlarını saran ve damarda sertliğin oluşmasını önleyen yüzey, normalde çeşitli aktif maddeler salgılayarak kalbe giden damar içinin sağlıklı kalmasını sağlar. Sigara, alkol tüketimi, fiziksel aktivite eksikliği, sağlıksız doymuş yağ içeren besin tüketmek, sık işlenmiş et tüketimi yaş alımıyla birlikte bu yapının koruma mekanizmasını bozar. Ayrıca bu endotelyumdan kalpte bulunan düz kas hücrelerine, damar genişletici nitrik oksit üretir. Kakao nitrik asit üretimini artıran bir etki yaratarak kalpte, kalbe giden damarlarda hücrelerin bozulmasına engel olur, damarlarda oluşan yağ damlacık birikintilerini yok ederek damarın iç sağlığını korur. Kalp hastalığı olan kişiler üç hafta boyunca, günde iki yemek kaşığı kadar kakaoyu sütle beraber tükettiklerinde nitrik asit üretimi artarak iyileşmeye de yardımcı olur.
Kan kolesterol ve yağlarını dengeliyor: Kakao zeytinyağının temel yağ asidi olan oleik asidi yüksek miktarda bulundurması nedeniyle LDL kolesterol ve kan yağı artışını önler, iyi huylu kolesterolün konsantrasyonunu arttırarak kalbe dost etki sağlar. Kakao tüketiminden sonra sindirim kanalında kolesterol emilimi azalır, karaciğerde LDL sentezi azalır, karaciğerin fazla kolesterol sentez mekanizmalarını dengeler, kalbin zinde kalmasına destek olur.
İNSÜLİN DİRENCİNİ KIRIYOR
İnsülin direnci sadece diyabet için değil, kardiyovasküler hastalıklarda da önemli bir faktördür. Çünkü insülin direnci kısmen de olsa nitrik asit sentezine de bağlıdır. Kakaoda bulunan polifenoller damarlardaki nitrik asit biyoyararlılığını arttırır. Dolayısıyla insülin direncine karşı olumlu rol oynar. Özellikle obezitesi olan kişilerde insülin direnci görülme sıklığı fazladır ve günde iki yemek kaşığı kakao toz olarak sütle beraber tüketilirse, insülin direncinde iyileşme, karaciğer yağlanmasında ise azalma görülür. Kakao pankreatik beta hücreleri fonksiyonlarını da artırarak insülinin vücutta doğru kullanılmasını sağlar.
TANSİYON SORUNUNA İLAÇ
Hipertansiyon hastalarında ve gün boyu strese bağlı kan basıncı değişimleri yaşayanlar için kakao antihipertansif ilaç kadar etkilidir. Genelde kakao oranı yüksek çikolatadan günde 25-30 gram kadar tüketmenin tansiyon düzenleyici etkisi olduğu bilinir. Fakat kakaonun, kakao oranı yüksek çikolataya göre daha iyi tansiyon düşürücü etkisi olduğu keşfedildi. Günde iki yemek kaşığı kakao tüketen hipertansiyona sahip hastaların yaklaşık 15 gün içinde kan basıncında 4-5 mmHg azalmayı sağladığı bildirilmekte.
KAKAOLU SAĞLIKLI PUDİNG
1 kişilik- 225 kalori
Malzemeler:
1 su bardağı tam yağlı süt
2 yemek kaşığı yulaf ezmesi
2 adet iri hurma
1 yemek kaşığı kakao
1 çay kaşığı tarçın
Yapılışı: Yulafı rondodan iri olacak şekilde çekin. Tavada süt, yulaf ezmesi, hurma, kakao ve tarçın ile pişirin. Daha sonra mutfak robotundan krema kıvamına gelecek şekilde çekip kaseye koyun. Üzerine kakao serpin ve buzdolabında soğutup servis edin.