Türkiye'nin en iyi haber sitesi
İLKER GEZİCİ

Gelenek ile Amerikan rüyası arasında

Gelenek ile Amerikan rüyası arasında bir yönetmen düşünün; dedesi Elvis Presley, annesi ünlü bir şarkıcı, üvey babalarından biri Michael Jackson diğeri Nicolas Cage... Yok artık bu kadar da olmaz dedirten bu hikayenin kahramanı ise Riley Keough... Annesi yani Elvis'in kızı, Lisa Marie Presley, bir süre Elvis hanedanlığının tek varisiydi
1988'de müzisyen Danny Keough ile evlendi. Bu evliliğinden biri Riley, diğeri Benjamin olmak üzere iki çocukları oldu. 1994'te, Keough'tan boşandıktan 20 gün sonra, iki yıl evli kalacağı şarkıcı Michael Jackson ile evlenen Presley, üçüncü evliliğini 2002'de Nicolas Cage ile Hawaii'de yaptı, üç ay sonra da boşandı. Dördüncü evliliğini müzik yapımcısı Michael Lockwood ile yapan Presley, bu evliliğinden ikiz çocuk sahibi daha oldu. O sırada ilk oğlu Benjamin intihar ederek hayatına son verdi. Geçtiğimiz ocak ayında da kalp krizi sebebiyle hayatını kaybetti. Kardeşinden sonra, yakın zaman önce annesini kaybederek tüm bu hikayeye tanık olan Riley Keough ise model olarak başladığı kariyerine önce oyuncu sonra da yönetmen ve yapımcı olarak devam ediyor. İlk büyük bütçeli çıkışını Charlize Theron ve Tom Hardy'nin başrolünde yer aldığı aksiyon filmi 'Mad Max: Fury Road' ile yapan, bir kız çocuğu annesi Riley Keough, şu sıralar yönetmenliğini ve yapımcılığını Gina Gammel ile birlikte üstlendiği son filmi Savaş Atı ile adından bahsettiriyor.




Erkeklik halleri filmi, geçtiğimiz yıl dünya prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali'nde en iyi ilk filme verilen Altın Kamera ödülünü kazanarak tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Keough, Savaş Atı'nda, bir önceki filminin çekimleri sırasında tanıştığı iki Amerika yerlisinin hayat hikayesini filme taşıdı. Güney Dakota'daki Pine Ridge'de yaşayan iki Kızılderili genç olan Franklin Sioux Bob ve Bill Reddy'nin hayatından esinlenen filmin çekimleri, profesyonel olmayan oyuncular tarafından bu iki ismin yaşadığı sokaklarda çekildi. Film, Oglala Lakota yerli topluluğundan gelenek ve Amerikan rüyası arasında kalan Bill (Jojo Bapteise Whiting) ve Matho (LaDainian Crazy Thunder) adlı iki gencin hayata tutunma çabalarını anlatıyor. Bill küçük işlerle uğraşarak geçinmeye çalışan, erken yaşta evlendiği için aşk hayatı kadar kafası da karışık 23 yaşındaki işsiz bir genç... Yolda kalan zengin bir çiftlik sahibine yardım etmesiyle hayatını düzene sokmaya çalışıyor ancak bu kez de hem geçmişindeki çarpık ilişkileri hem de yanlış arkadaşlıkları işi eline yüzüne bulaştırmasına sebep oluyor. Kısa yoldan köşeyi dönme çabası hüsranla sonuçlanıyor. Satıp para kazanmak için beslediği Beast adlı köpekle zaman içinde bağ kuruyor. 12 yaşındaki Matho ise uyuşturucu satıcısı babasının yolundan gitme yanlışında bulunuyor ve başı beladan kurtulmuyor. Aidiyet arayışındaki iki gencin büyüme hikayesi, 'Coğrafya kaderdir' gerçeğini sonuna kadar yaşatan gerçekçi bir film. Birbiriyle kesişen bu farklı yaşlardaki ki erkeğin yaşam koşullarındaki zorluk dışındaki esas dertleri sağlıklı bir ebeveyn ilişkilerinin olmaması. Özünde ikisi de baba sevgisinden anne şefkatinden yoksun, hayatın yükünü erkenden sırtlanmış, bu tük altında ezilememek için mücadele eden, bir yandan da ideal aile hayatını yaşama özlemi içinde olan erkekler... Hal böyle olunca savrulmaları kaçınılmaz oluyor. Kendilerini ispat etme çabaları, yanlış kararlar almalarına ve hayal kırıklığı yaşamalarına sebep oluyor. Kızılderili klişesini yıkıyor
Gündelik olayları minimal bir şekilde zaman zaman belgesel tadında anlatmayı tercih eden yönetmen Keoug, Amerika yerlileri kültürünü de filmin içine ince ince yerleştirmekten geri kalmamış. Filmin genelinde o otantik havayı solumak mümkün. Malum; Hollywood, Amerikan Kızılderililerinin gerçek tasvirlerini anlatırken şimdiye kadar hep yanlı davrandı ve genellikle klişelere başvurdu. Bu film gerçekçi duruşuyla o klişeleri de yıkıyor. Sonuç olarak oyunculuktan yapımcılığa ve yönetmenliğe geçen Riley Keough yedi yıllık uzun bir senaryo sürecinden sonra hayata geçirdiği ilk uzun metraj filminde hem konu hem de reji anlamında Amerikan Bağımsız film sektörüne sağlam bir giriş yapmış.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA