Son gittiğim gezi, uzun zamandır aklımda olan şeyleri sizlerle paylaşmam gerektiğini hatırlattı. Bindiğim uçak boşalırken dikkatimi çeken ilk şey, yerlere atılanlar oldu. Yaklaşık iki saatlik bir uçuşta insanlar kullandıkları battaniyeleri, okudukları gazeteleri yere atmıştı. Yere atılanlar onlarla sınırlı değildi. Bardak, peçete, fındık, hepsini yerde bulabiliyordunuz ve kimse bundan rahatsız görünmüyordu. Bununla bitmedi. Her zaman olduğu gibi tuvaletler, daha içeri girerken dikkat çekmeye başlıyordu. Yerlere saçılmış tuvalet kağıtları, çekilmemiş sifonlar... Ve en son şaşkınlığımı doruğa çıkaran, tuvalete atılmış iç çamaşırı oldu. El yıkama yerleri ise "Elimi yıkarsam temizlenecek mi?" düşüncesini getiriyordu. Bu denli dikkatsizliğe ve umursamazlığa hangi temizlik görevlisi yetişebilirdi? Ortak alanları bu kadar kötü kullanan insanların kendi temizliklerine ne kadar önem verdiği de düşünülebilir. Bu insanların çoğunun, evinin temizliğiyle övündüğünü ya da başkalarının ter kokusundan şikayet ettiğini bilmek sorunu çözmüyor. Çünkü ortak alanlarda hijyene dikkat etmeyen kişinin yaşı kaç olursa olsun, en azından hijyenik olarak sosyalleştiğinden bahsetmek zordur. Temizlik, küçük yaşta öğrenilmesi ve benimsenmesi gereken bir kavramdır. Alışkanlıkları sonradan değiştirmek çok daha fazla emek ve zaman ister.
EL NE ZAMAN YIKANIR?
Evlerde en çok yemeklerden sonra el yıkanması söylenir. Oysa yemeğe oturmadan, dışarıdan geldikten sonra, tuvaletten çıktıktan sonra diye sıralayabiliriz. Çocuğu temizlik takıntılı hale getirmeden, örnek olarak, onunla temizliği bir arada yaparak öğretilebilir. Onun yerine yapmak, elini ağzını devamlı silmek ne kadar doğru değilse, hiç umursamamak ya da temizliği bir ceza gibi öğretmeye çalışmak sorun yaratır. Tuvalet eğitimi verilirken temizliğin de öğretilmeye başlanması bir adımdır. Ülkemizde hala 10- 12 yaşlarına kadar, tuvalet eğitimini çoktan almış çocuklarının poposunu temizleyen anneler olması, bunun ne kadar önemli olduğunun en iyi göstergesidir. Tuvalet eğitiminin verildiği aşamada çocuğun zaman zaman altına kaçırması ve etrafı kirletebilmesi normal bir durumdur. Bekletmeden, bunların temizliğini nasıl yaptığınızı çocuğunuzun gözlemleyebilmesi, öğrenmenin ilk adımı olacaktır. Ancak bu süreçte pis, iğrenç, kötü kokuyor gibi ifadeler kullanmamaya dikkat etmelisiniz. Tuvaletini yapıp bitirdikten sonra, yaşamı boyunca onun için en doğru ve sağlıklı olacak yöntemle kendisini ve etrafı nasıl temizleyeceğini göstermelisiniz. Siz yaptığınızı ne kadar yavaş ve detaylı bir biçimde gösterirseniz, onun öğrenmesi de o kadar kolay olacaktır. Tuvaletini yaparken etrafı kirletmemek, su ve tuvalet kağıdı ile temizlenmek, kağıdı çöp kovasına atmak, sifonu çekmek, ellerini yıkamak bu süreçte öğrenilmesi gereken temel temizlik adımlarıdır. Çocuğunuzun ellerini uygun şekilde yıkamasını sağlamak için ona el yıkama boyunca "Daha dün annemizin kollarında yaşarken," gibi kısa bir çocuk şarkısını söylemeyi öğretebilirsiniz. Temizlik, hijyen kurallarına uymak sadece bireysel sağlık için gerekli değildir, sosyalleşmenin de önemli bir parçasıdır. Ortak kullanım alanlarının (uçak, tuvalet, sınıf vb) kullanım bilinci çocukluktan verilmelidir. Bu, insanın diğer kişilere karşı aldığı temel sorumluluklardan biridir.