Yaz bitti ve Bodrum boşalıp sakinleşti mi? Hem evet, hem de hayır! Geçen hafta sonu şahane bir kalabalık ve müthiş bir enerji vardı.
Hava güneşsiz mi, ne gam! Fırtına mı çıkacak, kimin umurunda!
Ortak hedef ve heyecan; farklı ülkelerden bambaşka hayatları buluşturdu, nabızları yükseltti. Gerçekten çok etkileyiciydi...
Bodrum'u hep sevmişimdir. O da İstanbul gibi tükenmez bir cazibeye sahip. Ne kadar hor kullansak, ne kadar hunharca bozsak da, hâlâ güzel, hep güzel... Birbirinden apayrı pek çok Bodrum barındırıyor içinde; her meşrebe/mezhebe uyan bir yüzü, yanı, yöresi var. Yalıkavak ile Yalıçiftlik'in ilk heceleri dışında hiçbir ortak yönü yok mesela.
Yazlık yerlerin sezon dışı, hele ki sonbahar keyfine paha biçilemez. Hava serinlemiştir ama deniz nasıl da ılık, şefkatli, kucaklayıcıdır.
Hafif bir hüzün ile alabildiğine huzur, iç içe geçmiştir.
Bodrum da öyleydi geçen hafta sonu ama dev bir bonus da vardı. Dilleri, dinleri, tipleri, bedenleri apayrı olan ama hevesleri, hedefleri, heyecanları bir noktada kesişen 1300 kişiye ev sahipliği yapıyordu. 6. Arena Aquamasters Yüzme Şampiyonası 6-8 Ekim'de ilk kez Bodrum'da düzenlendi.
Her ama her yaştan ve dünyanın farklı noktalarından yüzme tutkunu, Yalıçiftlik'teki eşsiz koyuyla namlı Hapimag Sea Garden'daydı. ABD'den, Yunanistan'dan, Mısır'dan, Avustralya'dan gelenler vardı.
Muğla Valiliği, Türkiye Yüzme Federasyonu, Muğla Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü ile Bodrum Belediyesi dört koldan destek vermişti.
Akdeniz'e kıyısı olan ülkeler arasındaki en kapsamlı şampiyonalar bütünü olma özelliği taşıyor Arena Aquamasters Yüzme Şampiyonası. Şimdiye kadar 7 bin yüzme tutkununu bir araya getirmişliği var.
Bu defakinin bir özelliği daha bulunuyordu:
Dolunaydaki gece yarışı, bir ilkti.
Ve yarışanlar için ayrı, izleyenler için ayrı büyüleyiciydi.
Cuma akşamı havanın kararmasıyla beraber, 500 metrelik parkurda yüzlerce kişinin aynı anda yüzmeye başlamasıyla, seyredenin ömür boyu unutamayacağı bir görüntü çıktı ortaya. Gerçek bir görsel şölen...
Yüzenler içinse benzersiz bir deneyimdi.
Dolunay olduğu için deniz suyu 1.5 derece kadar ısınmıştı ve suyun dibini görmek harika bir ayrıcalıktı.
EN DEMOKRATİK ALAN
Cumartesi ve pazar günleri de sürdü heyecan.
Ekip olarak yarışılan 4X500 metrelik Bayrak Yarışı, zorlu deneyimler yaşatan 1.5K, 3K ve 6K'lık yarışlar... Ve elbette ki ödül töreni... Yarış öncesi ısınma dakikaları bile çok seyirlikti. Sadettin Saran misal adeta bir heykeldi!
Spor insanları nasıl da güzelleştiriyor.
Ve spor kılık kıyafetleri artık nasıl da parlıyor.
Arena, Nike, Mammut ve daha kimler kimler... Şampiyonanın destekçisi Sportive, 100'den fazla aktif dünya markasının Türkiye distribütörü...
Şampiyonanın daha geniş kitlelere yayılmasına katkı sağlayan Arena'nın Türkiye distribütörü Sportive A.Ş.'nin Genel Müdürü Zeynep Selgur'la muhabbetimizden dünya kadar şey öğrendim. "Bir ülkenin gelişmişlik düzeyi, o ülkede spor yapan insanların sayısıyla doğru orantılıdır" diyor. Sporun dünyadaki en demokratik alan olduğunun da altını çiziyor.
"Birçok farklı branşta sporu ve sporcuyu desteklemeye gönül vermiş bir markayız" bilgisini de veriyor Selgur. "Distribütörü olduğumuz markaların felsefesiyle örtüşen bu tip organizasyonlarda yer almak ana misyonlarımızın başında geliyor." İyi ki desteklemişler. Bodrum nefis üç gün geçirdi sayelerinde. Bu mevsimde zaten insana iyi gelen Bodrum, bu yüzme şampiyonasıyla beraber herkesi güzelce bir şarj etti!
7 BİN SPORCU YÜZDÜ
Bodrum'da bu yıl altıncısı gerçekleştirilen Uluslararası Arena Aquamasters Yüzme Şampiyonası'na bugüne kadar toplam 7 bine yakın sporcu katıldı.
Organizasyona ev sahipliği yapan Hapimag Sea Garden Resort Genel Müdürü Kerem Demirkol, yaptığımız sohbette, yüzme sporu konusunda geniş kitleler üzerinde farkındalık yaratabilecek bu önemli şampiyonaya ev sahipliği yapmaktan dolayı çok mutlu olduklarını söyledi.
Demirkol, bu tarz uluslararası etkinliklerin, gastronominin ve su sporlarının Bodrum'da sezonu uzatabilmek adına önemli fırsatlar olduğunu belirtti: "Özellikle Bodrum gibi önemli destinasyonları 12 ay hizmet veren merkezler haline getirmeliyiz. Belki hemen 12 aya çıkartabilmek mümkün değil, ama sezonu önce altı aya ardından sekiz aya uzatmaya çalışarak bunu başarabiliriz."