Engelsiz Koşu'ya başladık. İlk durağımız Sinop. Tarihi ve doğal güzellikler diyarı olan Sinop'ta yaklaşık 4 bin özürlü var. "Acaba nasıl yaşıyorlar" diyerek hafiyeliğe soyunduk. İlk işimiz tüm şehri karış, karış dolaşmak oldu. Valilik, adliye binası, okullar, belediye binası ile tüm cadde ve sokakların engelli normlarına uygun olarak yapıldığını gördük. "Eksik yok mu?" Tabii ki var. İstanbul, İzmir gibi kentlerle kıyasladığımızda bu eksikliklerin lafı bile olmaz.
Lüks çuvallama tekniği!
Sıra özeli mercek altına almaya geldi. Lokanta, restoran ve otelleri dolaştık. Sokaktaki güzellikleri özelde göremedik. Maalesef bu yerlerde lavabo ve tuvaletler ikinci katta. Asansörü yok. Merdivenleri çok... Lüks oteller ise felaket. Dışı forma, içini sorma... Gecelemek isteyen engelli çuvallama tekniği ile odasına çıkartılıyor. Üzüldük!
Reis'te engel yok
Bıkmak yok. Araştırmaya devam... Sonunda istediğimiz gibi bir otel bulduk. Reis Otel. İçeri girdik. Engel sıfır. Ta çatı katına çıkıp sohbet ettik. Özgürce dolaşan engellileri görünce bu kez sevindik. "Önce insan" ilkesiyle hizmet sunan otel yöneticilerini tebrik ediyoruz.
15 dakikalık molanın ardından soluğu Barış Manço Parkı'nda aldık. Engelli dostlarımızla buluştuk. Elif Müsennifoğlu 18 yaşında. Tekerlekli iskemleye bağımlı sevimli, şirin bir kızımız. Kulağıma eğilip sordu:
"Anamla babam ayrı. Ben anamla yaşıyorum. Babamın da sağlık karnesini kullanıyorum. Ailemden para istemek gücüme gidiyor. Acaba özürlü maaşı alabilir miyim?"
"Yürürlükteki mevzuata göre alabilirsin" diyerek yapması gerekenleri güzelce anlattım.
Sinoplu özürlüye iş yok!
Recep Uğur o da kas hastası. Özgürce hareket edemiyor. Cin gibi. Kendisi gibi engelli olanları hayata bağlayabilmek amacıyla site bile (sinopengelleriasma.com) kurmuş. Başladı konuşmaya... "Benim sitemim özellikle Sinoplu milletvekillerine. İlimizde bin 665 iş müracaatı oldu. Bunlardan 42'si Sinop'ta ikamet ediyor. Diğerleri başka illerden. Sonunda 5 kişi kura ile işe alındı. Ne acıdır ki Sinop'tan bir kişi bile işe giremedi. Seçip Meclis'e gönderdiğimiz 3 vekil özürlüyü bile koruyamadı" diyerek bildiği duaları (!) sıraladı. Ardından Türkiye Sakatlar Derneği Sinop Şubesi Başkanı Tican Gör sözü aldı. "Üyelerimizin derdi çok... Örneğin kullandığım akülü tekerlekli sandalyemi bir hayırsever bağışladı. Görüyorsunuz iyece eskidi dökülüyor. Değiştiremiyorum. Çünkü süre 10 yıl. Manuel bir sandalyeye ise 5 yıl süre biçiliyor. Bu bize reva mı? Bunu da yazın!" diyerek sitem etti. "İşimiz bu. Tabii ki yazacağız" deyip ayrıldık.
Ardından Belediye Başkanı Baki Ergül'ü ziyaret ettik. Başkan engelli konularına çok hassas. Eksiklikleri en kısa zamanda giderme sözünü verdi. Duyarlılığından ötürü teşekkür ediyoruz. Geziye devam... Bu kez durağımız İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü oldu. Müdür Mustafa Tosun öyle şeyler yapmış ki, kısa kesemedim. Neler mi, onu da haftaya yazacağım. Özellikle iki kardeşi ve iki çocuğu sakat olan Nezaket Cihan isimli anneyi...