Dünyada Panathinaikos'u Atina'da hangi takım 3 golle yenerse alkışlanır. Çünkü Atina ve Panathinaikos dünya devleri için bile çok zor bir deplasmandır. Ve G.Saray maçı kazandı. Alkışlamak gerek.
Fakat dün gece çok tuhaf şeyler oldu. Sanki hafta sonu oynanan G.Saray-Beşiktaş maçını izler gibiydik. Panathinaikos öyle defans hataları yaptı ki, G.Saray her geldiğinde gol buldu. Maçın hemen başındaki gole bakıyoruz. Baros sağdan müthiş geldi, içeri kesti. Defans hamlesini yaptı ve Elano boş kaleye golü atıverdi. İkinci golde de Panathinaikos ofsayt taktiği yapayım dedi, beceremedi ve Baros yine affetmedi. Üçüncü golde de top defansa çarpıp kaleci kontrpiyede kaldı.
Bunları niçin anlatıyoruz? Cimbom'un galibiyetini küçümsemek için değil. Ama bulduğu gollerin neredeyse tamamının Yunan savunmasının inanılmaz hatalarından geldiğini söylemek için...
Ama ikinci yarıda Galatasaray'ın özellikle verdiği pozisyonları da belirtmek istiyoruz. Sarıkırmızılı defansın arkasına atılan neredeyse her top önemli pozisyon oldu. Rijkaard'ın savunmanın tek hatta yakalandığında yaptığı yanlışları yeniden gözden geçirmesi gerekiyor. Yunan forvetleri beceriksiz olmasa, bazı pozisyonlarda kaleci Leo Franco iyi çıkartmasaydı, son 15 dakika çok sıkıntılı geçebilirdi.
SABRİ'Yİ ADAM ETMİŞ
Önce Sabri'den bahsedelim. Belki de futbol hayatının en verimli, en istekli dönemini yaşıyor. Aferin Sabri. Sanırım Rijkaard'ın gelişi onu adam etmiş. Mustafa Sarp sanki 40 yıldır G.Saray'da oynuyormuş gibi. Takım savunmasına çok katkısı var. Kim ne derse desin Keita Avrupa'nın en önemli kanat oyuncularından biri. Zaman zaman topla fazla oynuyor ve fantaziye kaçıyor. Bunları da giderebilse, bazı maçlarda tek başına bir takım görüntüsünde olur. Ve Milan Baros. Bir santrforun nasıl strateji oynaması gerektiğini çok iyi biliyor. İddia ediyorum, Türkiye'ye gelmiş en iyi forvetlerden biri.
Sonuçta G.Saray grup birinciliği için çok önemli bir galibiyet aldı. Ve sanırım grupta da işi büyük oranda bu deplasmanda bitiriverdi.
UEFA ilk defa 6 hakemle maçları oynattı. Yani alışılmışa ilaveten kale arkalarında birer yardımcı hakem daha var. Hiçbir zararı yok, bilakis faydası olur. Çünkü bir pozisyonda "Baros'a penaltı var mı yok mu" diye tartışırken bu pozisyonun penaltı olmadığını kale hakemi çok net görüp, İtalyan orta hakemine bildiriverdi. Ve tabii ki karar doğruydu.
