Türk futbolu sırat köprüsündeydi... Kiev'de kazanamazsak her şeye elveda diyecektik. Kazansak bile, playoff gibi zorlu bir virajımız daha var. Ama dedik ya, ne yapıp yapıp Kiev'de kazanmalıydık.
Kazakistan'dan pis kokular geldi. Yunanistan son 10 dakikada maçı alıyor, üstelik iki Kazak oyuncu atılıyor. Son 5 dakika Türkiye'nin acı çektiği dakikalardı. 89'da Volkan'ın üç metre önünde kafayı vuran Ukraynalı golü atsa, çok kişiyi kalpten kaybederdik.
DANİMARKA MAÇININ KOPYASI
Fevkalade kötü bir ilk yarı, çok iyi bir ikinci yarı oynadık. Adeta Danimarka maçının kopyası. İlk devre sahada var mıydık yok muyduk belli değil. Ama ikinci yarı hem golü bulduk hem de çok olumlu şeyler yaptık. Tümer'i tebrik ediyorum. Attığı gol usta işi. Uyuyan Milli Takımımız'ın uyumayan yegane oyuncusu olarak sahneye çıktı. Toraman ve Alpay'ı da beğendik.
Dün gece bizce kaleci Volkan önündeki 15 yılı garantiye aldı. Çok iyi oynadı. Önemli pozisyonlar kurtardı. Uzun yıllar kalede kalacak gibi...
İlk yarıdaki performanstan dolayı Milli Takım'ı fazla eleştirmemek lazım. Böyle ölüm kalım maçları zordur. Şimdi birçok kişi, özellikle Danimarkalılar ve Yunanlılar konuşacak. " Ukraynalılar sıkmadılar" diyecekler. Biz de onlara "Sevgili Yunanlılar, şu Kazakistan'daki son 10 dakikanın hesabını verin" diyeceğiz. Sonra da Danimarka'ya "İsveç ile oynadığınız maçtaki 2-2'lik skordan ne haber" diyeceğiz.
Dünya Kupası'na gidersek, hakem Alain Sars'ın da heykelini dikeceğiz. Maçı Terim yönetse bu kadar yönetemezdi. Kısaca dün gece futbolun ilahları bizimleydi. Şans bizimleydi, hakemler bizimleydi, düşük tempolu Ukraynalılar bizimleydi, seyirci bile bizimleydi.
Allah şansımızı, hep dün geceki gibi kılsın.