Narin meleğin canilik dolu sır ölümü kimyamızı bozdu.
Televizyonlar yayın akışlarını "Narin" olarak değiştirdi. Fondaşlar ve FETÖ'cü hesaplar da vahşi cinayet üzerinden siyasi rant devşirmeye kalktı.
Türkiye'yi meşgul eden bir başka şey de İmamoğlu meselesidir.
Adam cumhurbaşkanı olmak için kırk takla atıyor.
Demirtaş ve Osman Kavala'ya özgürlük nağmeleri düzüyor.
Cumhurbaşkanı olmak isteyen Ekrem Efendi, canını bu ülkesi için feda eden Ömer Halisdemir'in adını bir kez bile ağzına almıyor... Tuhaf değil mi?
Şenol Demirci isimli leşker, Ekrem İmamoğlu ile ilgili uzun bir yazı yazdı. Yazının bir bölümünde, "AKP'li bir yazar, İmamoğlu ailesinin değişen soy isminin 'Müdafa' olduğunu yazdı. 'Müdafa' soy ismi doğru mu? Hayır! Pekiii, aile Türk mü? Bunu da bilmiyoruz" dedi.
Bu sözlerin neresini düzelteyim şimdi?
Birincisi, Ekrem İmamoğlu'nun eski soyadları Müdafa...
İkincisi de elbette ki aile Türk!
Ama İmamoğlu "enternasyonal" biri...
Menfaati ne yana dönmesini isterse ona döner.
Baba Hasan, 1980 öncesi MHP Trabzon İl Başkanı idi.
80 sonrasında ANAP İlçe Başkanlığı yaptı...
İstanbul'a gittiklerinde ise CHP'li oldular.
DEMPKK, Ekrem Efendi'yi bu yüzden seviyor ya!
***
Bana gelince ben AKP'li değilim...***
İSPARK Genel Müdürü Ali Arzuman'ın FETÖ'cü kimi şirketlerde çalıştığı iddiası sosyal medyada yer aldı.
Bu adamın stratejik bir konu olan şarj istasyonları işini yabancı bir konsorsiyuma vermeye kalkması milli güvenlik sorunu yaratır!
İSPARK'ın yapacağı "Şarj İstasyonu İhalesi"ni MOSSAD iltisaklı bir şirket alırsa ne olur?
MOSSAD, İstanbul'da ofis açmış sayılır.
Mesele milli güvenliğimizle ilgiliydi.
Kurulacak güvenlik kameraları ve internet altyapısı ile ajanlar İstanbul'da cirit atar. Şarj istasyonları İstanbul'un her cadde ve sokağını kapsar hale gelirse MOSSAD uçan kuşu görebilir!
Ömer Halisdemir'in adını bir kere bile ağızlarına almayanlardan her şey beklenir...
Ama son dakika aldığım bir haberde İSPARK, Şarj İstasyonu İhalesi'ni iptal etti...
Nedenini sonra konuşuruz!
***
BAŞSAVCIDAN TAHLİYELERE İTİRAZ
Yazı dizisi yaptığımız CHP'li Adana Belediyesi'ndeki rüşvet ve dolandırıcılık davasının ilk duruşması pazartesi Adana 3.Ağır Ceza'da görüldü.
Mert Karalar'ın gizli ortağı olduğu iddia edilen Süleyman Aydoğan ile belediyedeki adamı Mürüvet Sızlı dışındaki, Semih Dizidar, Cem Oğulhan ve Mehmet İlker Tutuş tahliye edildi.
Ancak başsavcılık üç tahliyeye de itiraz etti.
Savcılığın itirazı üzerine üç şüphelinin tahliyesi durduruldu.
Sanıklar bugün de 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak.
Takipteyiz...