Efsane Başkan Melih Gökçek bir gün "Ben devletin savcısından değil, FETÖ'nün savcılarından korkarım" demişti...
Kurt siyasetçinin bu sözüne bir anlam verememiştim.
Ama sonra Melih Başkan'ın neden "korktuğunu" yaşayarak anladım!
Adliyeler, Savcı Gökalp Kökçü gibi kriptolarla dolu!
O gün çok az kişinin bildiği telefonum acı acı çaldı...
"Ben savcı İsmail Savaş Yüksel, ifaden var yanıma gel" dedi.
Sesinde hem büyük bir öfke hem de korkunç bir emrediş vardı!
Tuhafıma gitti, ifadeye çağrıldığım çoktu ama hiçbiri böyle değildi.
İçimden "Hayırdır inşallah" dedim!
Eski Ankara Cumhuriyet Başsavcısı FETÖ'cü İbrahim Ethem Kuriş de beni bir çeteyle ilişkilendirmek istemişti... Sebep, Reis'e olan düşmanlıklarıydı.
Fakat ilk kez bir savcı beni döven ses tonuyla ifadeye çağırıyordu.
Savcıya şikâyetçinin kim olduğunu sordum.
FETÖ'cü bir çakal olduğunu öğrenince "Şu hain mi?" dedim.
Savcı çok öfkelendi ve ahizeyi hızla masaya çarptı, sesi beynimi parçaladı.
Şimdi Eskişenir Başsavcısı olan Ali Yeldan'a durumu anlattım.
O da "Senin evrakın ona nasıl gider?" dedi.
Ve UYAP üzerinden evrakı Basın Savcısı Kıvanç Odabaşıoğlu'na yolladı.
İfademi almak isteyen savcı İsmail meğer Reis'e hakaret eden basketçi Rıza Öztürk'e "takipsizlik" vermiş, arkadaşı Savcı Bülent Baki ile birlikte yargıçları tehdit etmişti.
FETÖ'cülerin büyük bölümü tasfiye edildi ama hâlâ içeride olanlar var.

***

Kriptolar, milli hâkim ve savcıların itibarlarıyla oynuyorlar...
Söyledikleri yalanlarla milletin kafasını bulandırıyorlar!
Başsavcı İsmail Uçar'ın HSK'ya yazdığı mektupla başlayan tartışma sürüyor.
Fondaş medyanın leşkerleri de olayı kaşıyıp duruyor.
Uçar'ın yazdığı mektup kendini kızağa çektirdi, savcı Gökalp Kökçü'yü de istifa ettirdi.
Kökçü istifasıyla ön almaya kalktı ama bu işten yırtamayacak.
Çünkü hakkındaki iddialar çok ağır.
Herif fondaş gazeteciler için bir Whatsapp hattı kurmuş...
Hükümeti ve yargıyı hedef alan yalanları buradan üflüyormuş.
Sızıntı iddialarıyla ilgili HSK, Kökçü'yü incelemeye aldı.
Hem böyle birine Dilan Polat benzeri özel davalar niye veriliyor?

***

Savcı Gökalp Kökçü çok sayıda FETÖ davasını kapatan biri.
Eşi İrem Hanım da Adnan Hoca'nın kediciği imiş...
Yılmaz Erdoğan'ın bir dolandırıcılık hikâyesini anlattığı "Organize İşler Sazan Sarmalı" filminden esinlenen TV 100 spikeri, Kökçü'ye "Sarmal Savcı" adı verdi.
Herif Dilan-Engin Polat, Adnan Hoca, Fetullah Gülen ile aynı karede...
FETÖ'nün Filipinler imamı Abdulkadir Ketenci'yi tahliye etmişti.
Savcı Gökalp'e göre Ketenci FETÖ'cü değildi ama Ketenci adliyeye gelip FETÖ'cü olduğunu itiraf ettikten sonra cezaevine girdi...
Bu gerçeklere rağmen Başsavcı Uçar bu adamı önemli davalara niye verdi?
Dilan Polat'ın milyon dolarlık arabalarına bu savcı niye baktı?
Bu savcı yurtdışından aldığı sim kartı üzerinden Whatsapp hattı açmış, yalanlarını hep buradan üfürmüş.
Malum gazetecilere yazdırdıkları da gerçek değil üstelik kanıtları da yok!
Tuzlaspor meselesine de bu savcı bakmış.
Hrant Dink davasına da ilk bakan savcıymış meğer!
Anadolu Başsavcısı, kripto olduğu iddia edilen birini kritik davalara niye vermiş?
Gökalp Kökçü'nün kedicik eşi İrem Hanım yurtdışına kaç kez gitti?
Sponsoru kimdi? Kafamıza takılan daha başka sorular da var.
Hepsini zamanı gelince soracağız, kimse merak etmesin!