Bay Kemal, Rıfkı'yı kaça 'kayyum' tuttu bilmiyoruz. Vicdansız adama ne kadar verdiğini söylemez ki.
Hacer Foggo'yu da tanımıyoruz. Onu da Twitter'daki PKK yandaşı paylaşımlarından tanımış olduk.
Kayyum Rıfkı'yı 'Nesnelerin interneti ve işbirliği çağı' kitabında, "Kıtlıktan kurtulmak için insan nüfusunu azaltmak lazım" sözlerinden biliyoruz.
Adam PKK, FETÖ, YPG ve DHKP-C terör örgütlerine milleti kırdırarak mı nüfusu azaltacak?
Bay Kemal'in 'yaşatmak' gibi bir derdi yok zaten! Olsaydı terör odaklarıyla işbirliği yapmazdı.
PKK'yı silahlandıran ABD'ye de bir çift laf ederdi. Mavi Vatan için de bir şeyler söylerdi...
Onun işi yalan dolan ve fitne çıkarmak!
Bütçe görüşmelerindeki tavrını millet gördü. Partiyi getirdiği yer de ortada.
Herif FETÖ ve ABD ne diyorsa onu yapıyor...
CHP üç harflilere sürekli zam yaptırarak seçimi alabileceğini zannediyor.
Aklınca 'tencere' üzerinden millete saf değiştirttirecek.
Reis'in yükselen oyları muhalefette rahatsızlık yarattı.
Erdoğan'a kumpas hazırlıkları başladı.
Kripto bir savcının Meral Akşener'e yapacağı 'FETÖ' soruşturmasına bel bağladılar.
Şok suikastlar da yapabilirler.
CIA, MOSSAD ve BND ajanları yerli işbirlikçileriyle birlikte plan üstüne plan yapıyorlar.

***

Arsuzlu CHP'li Selin Sayek Böke, ilçesindeki arazi talanına özellikle bakmıyor olabilr mi.?
Çeteyi görmezden gelerek akrabaları olan 'Sayek'leri mi koruyor acaba?
Gayrimüslim ve Müslümanların bir arada yaşadığı şirin bir ilçedir Arsuz...
Hatay sorunu, Fransa'nın Suriye'ye bağımsızlık vermesi üzerine 1936 yılında ortaya çıktı. İlhakı ile de sorun çözüldü.
Devlet 1939'da 1062 sayılı kanun ile Suriye uyrukluların taşınmazlarına el koydu.
El konulan arazilerin üzerine satılamaz, devredilemez, miras yolu ile bile intikal ettirilemez şerhi vardı.
Çete sahte nüfus kayıtları, veraset ilamları, Lübnan ve İskenderun'daki kiliselerden aldıkları belgelerle şerhleri kaldırttı ve arazileri ele geçirdi.
Bu birkaç milyarlık 'Hortum', belki de yüzyılın hortumudur!.
CHP'li Sayek'in akrabası Georgette Sayek'in vârislerinin, sahtekârlıkla kamu arazilerini gasp ettiği iddiası var.
Emlakçı Davut Bayar ise "Gazali"lerin paravanıdır, onlar adına iş görmektedir.
Araziler tapudaki, yargıdaki görevliler olmasaydı çetenin eline geçmeyecekti.

***

Bazı arazilerin gerçek mirasçıları Circi oğlu Yakup'un vârisleridir. Corcet ismi çakmadır.
Asıl mirasçılar, devletin mührünü taşıyan veraset belgesinde belirtilmiştir. Bazı gayrimüslim ailelerin de üçkâğıdın içinde olduğu ifade ediliyor.
Davut Bayar'ın avukatına göre Corcet gerçek vâris olarak gösterdi. Bu kesinlikle yalandır.
Hortumcular, sahte belgelerle baba Yakup'un ve Konstantin Zirek'in binlerce dönüm arazisini gasp etti.
Devlet arşivlerinde görevli kıdemli bir uzman, gerçek belgeleri yargıya gönderdi bile. Davanın savcısı gerçeğin peşinden giderse uluslararası büyük bir yolsuzluğu ortaya çıkararak tarihe geçecek.
Baba Yakup ve Konstantin Zirek'in mirasçıları, çetenin siyasi ve bürokratik güç kullandığını ifade dediyor. Davayı da bunun için açıyorlar.
Ortada şaka bir para yok. Milyarlarca liralık rant var...
Sahte veraset belgeleri 1980-2000 yılları arasını da kapsıyor... Buna dayanarak yapılan tapu devirlerinin derhal iptali gerekir.
Bu büyük hortumcuların yakında kanıtları ile birlikte yargıda hesap vereceğinden kuşkum yok!