Yeni Akit yazarı Hasan Karakaya'yı özlemle ve rahmetle anıyorum.
Lafı evirip çevirmezdi.
Taşı gediğine koyardı.
Ben de direk konuşmayı severim.
Rahmetli Karakaya, bir yazısında türbanlı kız öğrencilere ağır hakaretler eden yazara fena saydırmıştı.
Yazısının her satırında öfke vardı:
"Bugün yazmak gelmiyor içimden...
Sövmek istiyorum. Öncelikle;
böyle bir yazıyı kaleme almış olmaktan dolayı hepinizden, özellikle de hanımlardan özür diliyorum.
Bugün 'seviye' beklemeyin benden...
Çünkü 'çukur'ların seviyesine inmek ve kulaklarına bağırmak istiyorum.
Ahlak, edep, medeniyet, hoşgörü de beklemeyin.
Zira kendimde değilim bugün.
Son derece öfkeli, kızgın ve kendimi kaybetmiş durumdayım.
Vücut kimyam bozuk.
Ağzıma geleni, kağıda döküyorum.
Kusura bakmayın...
Özür diliyorum hepinizden."
Ne döktürmüştü rahmetli.

Benim durumum da ondan farklı değil.
Sürç-i lisanım şimdiden affola…
"Faşizmin eline düşmeyeceksin" diyor hain.
Tamam.
Tamam da, FETÖ'nün de eline düşmeyecektin arkadaş!
Dötü kaptırdın mı yandın demektir...
Bir kereden bir şey olmaz deme sakın.
Olur, olurrr!
Bir kere kaptırdın mı bir daha kurtulamazsın.
Tenhaymış kalabalıkmış dinlemezler!
AYM'nin 'hak ihlali' kararı ile tahliye edilen Can Dündar, özel hayatı üzerinden kafeslenmiş iyi mi!
Romantik çocuk gitti...
Yerine vatan haini geldi...
'Kaptırdı!' çünkü…

Demek ki kaptırmayacaksın arkadaş.
Dikkat edeceksin!
FETÖ, Can Dündar'ı zamparalık yaparken yakalamıştı.
Boynuna tasmayı böyle taktılar.
Duyduğumuza göre FETÖ'nün elinde daha nice filmi var.
Medyaya yansıyan en masum pozuymuş!
Çıtırla dudak dudağa teknede öpüşürken yakalanmış.
Aslında onun dünyasında bu fotoğrafın pek önemi yok!..
Ama çıplak hali karizmasını feci çizerdi.
Adam mecbur kaldı ihanet manşetleri atmaya!
Yoksa sıkı Atatürkçüydü.
Parayı da sever hınzır.
İki yıldır satamadığı evini MİT TIR'larıyla ilgili manşetlerinden sonra hemen sattı.
Hem de büyük paraya.
Alanlar da yabancı değil.
FETÖ'nün elemanları…
Kodesten çıktı...
Tabii romantikliği gitti, hainliği kaldı şimdi...
Elbette o da geçer…
Nasılsa unutulur…
Sözüm meclisten dışarı...
Eskiden p…ler için ne derlerdi?
"Şuraya p…k yaz, üstünü de parayla kapla.
Bak bakalım ne görüyorsun?"
"Para…"
Yani sorun yok!
Bunun ki de öyle bir şey…
Adam azdı.
Cumhurbaşkanına hakaret etmeyi sürdürüyor.
Şu lafa bakın:
"Cumhurbaşkanı tahliyemizle alakalı, 'Tanımıyorum bu kararı' demiş.
Bizi koğuşa götürdüler. Gardiyan dedi ki, 'Abi ne kadar sürer sence bu iş?'
'Valla' dedim, faşizmin eline bir kere düşmeyeceksin."
Bence kendini tarif etmiş.
FETÖ'nün eline düşmüş ya bir kere.
Kurtuluşu yok artık.
Son bir not: Selahattin Demirtaş PKK sözcüsü gibi Diyarbakır halkını askerin ve polisin üzerine sürmek için yeni bir çağrı yaptı.
Dikkatli olalım.
Oyuna gelmeyelim.
Hain, FETÖ'nün uşağı Sözcü gazetesi de Cumhurbaşkanına alçakça hakaret etti.
Erdoğan'a oy veren herkes bu gazeteyi dava etmeli.
Cumhurbaşkanına hakaret etmek neymiş anlasın çakal soylular!