5 aylık İrem, 5 yaşındaki Efe, 2 yaşındaki Ecrin…
Bıcır bıcır dünya güzeli üç bebekti.
Üçünü de PKK katletti.
Kalleşlerin bombasıyla parçalandı üç bebek.
Anne ve babalarını da şehit etti insanlıktan çıkmış canavarlar.
Üçü çocuk, 6 şehit… Ve 39 yaralı.
Gece yarısı uyurken öldürüldüler…
Bu bebek katillerini korumak için bildiri yayınladı malum akademisyenler!
Mutludurlar herhalde. PKK'lı gazeteciler de sözde akademisyenlere arka çıktığına göre onlar da mutludur şimdi!
Türkiye hain tarlası oldu…
İnanın her yerden hain ve puşt fışkırıyor…
***
Nesepsiz gazete
Cumhuriyet, attığı başlıklarla ihanet paçavrası olduğunu kanıtladı.
Nesepsiz,
Fransa'daki terör için
"Fransa çocuklarına ağlıyor" demiş;
Sultanahmet'teki saldırı içinse
"Katliam ülkesi" başlığını atmıştı.
Düşmanın tetikçisi ihaneti dün de sürdü.
'Size mi soracağız ne yazacağımızı' diyerek meydan bile okudu.
Bunlar Paris'teki patlama sonrası Fransız basının duruşundan hiç ders almamış.
Utanmadan bir de
"Basın özgür değil" diyorlar.
Öyle mi?
Daha ne istiyorsunuz ulan!
***
Akademisyenlere arka çıkan gazetecilere şöyle bir baktım.
Bir kaçı hariç çoğu PKK'lı.
Zaten PKK'nın ağzıyla bildiri yayınladılar.
5 aylık İrem ile 2 yaşındaki Ecrin ve 5 yaşındaki Efe'nin, feci şekilde ölümüyle ilgili tek kelime etmediler.
Malum puşt takımı
Van'ın
Edremit ilçesinde güvenlik güçleriyle çatışmada öldürülen 12 PKK'lı için de
"Masumdular, yargısız infazla öldürüldüler" demişlerdi.
Akademisyenler, sinemacılar ve malum gazeteci takımı böylesine ağız birliği etmişti.
***
Kandil o 12 kişinin PKK'lı olduğunu dün açıkladı.
Hatta fotoğraflarını yayınladı.
Dağ, açıklamasında başka ayrıntılar da verdi.
12 PKK'lının silahlı, tecrübeli ve profesyonel gerilla olduğunu, yanlarında en az üç gün yetecek kadar silah ve mühimmat bulunduğunu dağdan öğrendik.
Grubun kısa sürede etkisiz hale getirilmesine onlar da şaşmış.
Silahları çoktu.
Mermileri de…
Üstelik profesyonel ölüm timiydiler.
Güvenlik güçlerimizin onları nasıl öldürdüğünü, anlayamamışlar da...
Puştlar hâlâ 12 kişinin sivil olduğu yalanını yayıyor.
***
Barış! Kulağa çok hoş geliyor.
Akademisyenler İnisiyatifi, kulağa hoş gelen
'barış' lafını bol keseden kullanmış.
Güvenlik güçlerimize ise terörist muamelesi yapmış…
Haince bir tavır.
Şimdi hesap veriyorlar.
İnşallah atılırlar!
Bu milletin birliğini, dirliğini ve canını korumak için ölümle dans eden kahramanlara terörist diyenlerin bilim yuvalarında ne işi var?
Gözaltına alınanlar oldu.
'Barış' ayağına PKK propagandası yapmak ne demek, anlasınlar.
Ey akademisyenler!
Dün sabah Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü bahçesinde iki tabut vardı.
Biri büyük diğer küçük.
İkisi de şanlı bayrağımıza sarılmıştı.
Büyük olan şehit polis
Mehmet Şenol Çiftçi'ye aitti.
Küçük olan ise
5 aylık kızı Mevlüde İrem'e…
Onları masum gösterilen PKK'lı alçaklar şehit etti…
Alooo!..
Duydunuz mu?
Duymazsınız tabii…