Basın özgür değilmiş!
Bin kez, "Daha ne istiyorsunuz, bakın sövme özgürlüğünüz bile var" dedim ama takan kim?
Adamların yüzündeki deri değil meşin meşin!
Özgürlük ayağına devletin gizli sırlarını sattılar…
Edepsiz kadının biri de attığı twitle Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret etti.
İfadesi alınması bile olay oldu!
Eskinin Pravda'sı Charlie Hebdo'nun peygamberimize hakaretlerini sayfalarına taşıdı.
Adına 'özgürlük' dedi.
Polisin tedbir alması bile beyleri rahatsız etti.

Ekrem Dumanlı'nın Zaman'ı özgürlük adına her gün, AK Parti'ye oy verenlere kin kusuyor.
Kolay değil ballı börekten oldular!
Para muslukları kesildi.
İplikleri pazara çıktı.
Saygınlıkları bitti.
Haliyle Dumanlı'nın nefreti nirvana yaptı.
'Gazetecilere sistematik baskı yapılıyor' diye başlık atması bundan.
'Basın özgürlüğüne TIR çarptı' ifadesi de aynı nefretin sonucu.
'@LazepeM' isimli Twitter kullanıcısı önceki gün, Adana'da durdurulan MİT TIR'larıyla ilgili savcı Aziz Takçı'nın hazırladığı tutanakları yayınladı. Yayın yasağı geldi.
Zaman çıldırdı…
Dumanlı'nın mahkeme kararını 'TIR çarptı' şeklinde yorumlaması bundan…
Adam Türkiye'ye iftira atmayı basın özgürlüğü sayıyor.
Hangi ülkenin basını o ülkenin istihbarat örgütünün faaliyetlerini yazar?
Mesela İsrail basını MOSSAD'ın operasyonlarını yazabilir mi?
Adana'da durdurulan MİT TIR'ları ile ilgili belgeler maksatlı olarak sızdırıldı.
Amaç Fransa ile bizi karşı karşıya getirmek. Paris'te işlenen cinayetlerle Türkiye'nin bağı olduğu algısını yaratmak.
Olay baştan sona kurgu…
MİT'in olduğu gibi, CIA'in, MOSSAD'ın, Alman BND'nin de TIR'ları var…
Ve bu TIR'lar elbette çiçek ya da havyar taşımaz…
Hiçbir ülkenin savcısı da devletin istihbarat örgütüne operasyon çekmez.
Savaş bölgesine giden TIR'da silah da olabilir ilaç da...
Adana'da durdurulan TIR'larda da silah olabilir…
Çünkü araçlar çatışma içinde kalan Türkmenlere gidiyordu.
Ama Paralel İhanet Çetesi (P.İ.Ç.) MİT TIR'larını Türkiye'ye ihanet için kullandı…
Çünkü kayıtlı telefon ihbarında silah ve örgüt ismi yoktu.
İhbar, 'mühimmat var' şeklinde yapılmıştı.
Ama ses kaydının çözümünde hem silah, hem de El Kaide örgütü yazdılar…
İhbarda mühimmat deniyor…
Bu ifadeye göre olaya nöbetçi savcı bakmalı.
Özel Yetkili Savcı Aziz Takçı'nın olayı soruşturması için jandarma üsteğmen, tutanağa özellikle 'silah' ve 'El Kaide' ifadelerini yazdı.
Savcı Takçı TIR'lara bu sayede müdahale edebildi.
Yani olay planlı bir iş…
Müfettişler bu yüzden üsteğmeni ve savcıyı mesnetsiz iddialarından ötürü suçlu buldu.
Duyduğuma göre eski Adana, şimdiki Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş, internette dolaşan 'TIR'ların Başbakan'ın talimatıyla gittiği, ölüm pahasına bu TIR'lara müdahale ettirmeyeceği' şeklindeki sözler için mahkemeye gidiyor.
İddiaların yalan olduğu konusunda tanıklık yapacak…
Vali haklı olarak "Başbakan harekat memuru" değil diye isyan ediyor…
Hesap verecekler demiştim.
Nitekim HSYK 2. Dairesi oy çokluğuyla aldığı kararla MİT TIR'larını durduran savcılardan Süleyman Bağrıyanık, Ahmet Karaca, Aziz Takçı, Özcan Şişman ve Yaşar Kavalcıoğlu'nu görevden aldı.
Gerisi de gelecek tabii.