CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun İzmir'de söylediği "Yargıtay'a 160 militan seçmişler" sözü üzerine yazmıştım '160 militan ha' başlıklı yazımı.
Amacım, görevleri icabı sessiz kalmak zorunda olan Yargıtay üyelerine küçük bir 'nefes' olabilmekti.

'Militan' sözü Yargıtay üyelerini şok etmişti çünkü.
Büyük şaşkınlık yaşadıkları belliydi.
Yazının çıktığı gün aramıştı zamanın Yargıtay Başkanı Nazım Kaynak…
Üzgün ve kırgındı…
"Biz kimsenin militanı olmayız, hukuk adamıyız" demişti.
Bu sözler Yargıtay'daki ruh halinin kısa özetiydi.
Yargıtay Onursal Başkanı Kaynak, o gün yazımın biraz olsun yüreklerine su serptiğini söylemişti.

Eski YARSAV Başkanı CHP'li Emine Ülker Tarhan'ın internete de düşen, "YARSAV'ın militanı olacak adam lazım bize" sözlerine mi özenmişti CHP lideri bilinmez…
Kılıçdaroğlu o sözlerinden iki yıl sonra "Adalet Bakanlığı'na 4 bin militan hâkim ve savcı alındı" dedi.
Haydaa!..
Beni arayan ismi saklı bir hâkim, "Biz militan değiliz, kanun adamıyız.
Sayın Kılıçdaroğlu hep böyle yapıyor.
Ayıp ayıp...
Babam eski bir CHP'liydi.
Ama artık değil. Çünkü bu söz onu partiden ayırdı" dedi.

'Militan' diye itham edilen hâkim ve savcılar içinde CHP'ye gönül verenler yok mu?
Var...
Sayın Kılıçdaroğlu diline hakim olamayınca toplumun önemli bir kesiminin üzülmesine sebep oluyor.
Demek ki kırk düşünüp bir konuşmak lazım.
Yargı mensuplarına 'militan' demek eski bir alışkanlıktan kaynaklı olabilir.

'Militan' sözcüğü Mehmet Moğultay ile Seyfi Oktay döneminden kalma bir alışkanlıktır galiba.
Yıllarca tepe tepe kullandıkları militanları özledikleri belli…
"CHP'nin arka bahçesi" olarak kullandıkları yargıyı arıyorlar şimdi.
Vaktiyle yargıyı militanlaştıran onlardı çünkü.
Oysa yargı, ne arka bahçedir ne de militan...
Yargı adalet dağıtandır.

CHP'li Emine Ülker Tarhan ve eşi Mehmet Umur Tarhan, bir dönem kilit noktalara adam yerleştirmek için olağanüstü çaba sarf etmişti.
Bu çabalar internete bile düşmüştü.
Emine hanım sözlerini inkar da etmemişti üstelik.
"Militanlığı" çok sevdikleri buradan da belli.

81 il var ülkemde…
Ve biri hariç hepsi sokaklarda şampiyonluğu kutluyor şimdi.
Ama bizim mahalle bekliyor…
Bizim sokaklar, bizim uşaklar, O kupayı hasretle bekliyor.
Sıkılmadık, Yılmadık da…
Çünkü hasret arttıkça özlem ve kavuşmalar daha bir başka olur.
Biz yani bordo mavi yürekler, bir gün yeniden şampiyonluğun öyküsünü yazacağız.
En güzelini yaşayacağız kavuşmaların, O gün Karadeniz taşacak, toprak bordo kokacak, yağmur mavi yağacak!
Galatasaray'ı kutluyorum.