AK Parti Siyasi ve Hukuki İşleri Başkanı Mehmet Ali Şahin Şanlıurfa'da patladı…
Öfkeliydi…
Haklıydı.
Ona göre,
81 vilayette olmayan parti vatan millet nutku atıyordu…
Adama "Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu" demezler mi…
Böylesi hayati konularda şahsi ikbal peşinde koşmak doğru değil.
Önemli olan ülkenin âli menfaatleridir.
Ben böyle düşünüyorum…
"Siyasal Türkçülere de siyasal Kürtçülere de ülke böldürülmez."
Yerinde bir istek.
Şahin, bunun için teminat olarak 'AK Parti'yi gösteriyor.

'Vur de vuralım, öl de ölelim.'
İzmir'de de benzeri bir slogan…
Bursa'da "Onun da zamanı gelecek" demişti.
Önceki gün de, "Âkil insanlar bu sözle ürpermelidir" dedi Sayın Bahçeli.
Sözleri korkutucu.
Dahası bir ölüm emri gibi.
Kimi öldürecekler?
Kimi vurmak için talimat verilecek?
Böyle bir algı oluştuğu için Sayın Şahin haklı olarak, "İzmir'de Âkil İnsanlar'ı hedef gösterdiniz. Onlar bu sözden ürkmeli dediniz. O insanlardan birinin başına bir hal gelirse sorumlusu Devlet Bahçeli'dir" dedi.
Vurma, kırma ve ölüm gibi sözlerden her zaman uzak durmalı.

Şer cephesi,
Vur cephesi,
Kan cephesi,
Yalan cephesi,
İftira cephesi,
'Vur de vuralım, öl de ölelim' cephesi,
Gözdağı verme cephesi…
Candaş cephe,
Perinçek cephesi,
İP cephesi,
CHP,
Ve MHP…
Hepsi bir araya gelmiş sürece engel olmak için var gücüyle çalışıyor.
Oysa barıştan güzeli var mı?

Hiç bir fırsatı kaçırmayan İP'çiler milli kavramlarımızı öyle güzel kullanıyor ki…
Önce Cumhuriyet Bayramı'nı prokovake ettiler.
Sonra 10 Kasım'ı,
Daha sonra da mahkemeyi bastılar…
Bugün de 23 Nisan'ı kullanacaklar…
Kötü emellerine 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı alet edecekler.
Yanlarına Ulu Önder Atatürk'ü maske yapan Atatürkçü Düşünce Derneği ile CHP'nin bir bölümünü de alarak...

Tezgah belli... Allah'tan millet salak değil…
Senaryonun farkında…
Ne şehit polemiği yapanları,
Ne Sözcü'yü,
Ne de diğerlerini dinliyorlar…
Millet istikrar arıyor,
Huzur istiyor,
'Ülkem kalkınsın' diyor…
Bunun için Başbakan Erdoğan'a tam destek veriyor…
Herkes 'Yapılanlar yapılacakların teminatıdır' diyor.
Bence haksız da değiller.

Barışın başarıya ulaşması,
Başbakan Erdoğan'ın, adını tarihin sayfalarına altın harflerle yazdırması demektir.
Zira 29. Kürt isyanını silahla bastırmadı;
Barışla sonuçlandırma cesaretini ve aklını gösterdi.
Kim ne derse desin…
Hatta barış uğruna zehir içmeyi bile göze aldı…
Bu kararlılığı ve cesareti kimse gösteremedi.
'Barış' Türkiye'ye yeni bir tarih yazdıracaktır.
Bunu bildikleri için çırpınıyorlar.

Okurumuz Funda Evsen hanımın Adanalılara bir notu var.
"24 Nisan Çarşamba günü saat 14.00'te Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'nda gerçekleşecek, Aygül Altınok Tutu Hanımefendi'nin şefliğini yapacağı Adana Büyükşehir Belediyesi Çocuk Korosu konserine tüm çocuklarımız ve velileri davetlidir, giriş de ücretsizdir."