Atıp tutanlardan, Eleştirenlerden, Ahkâm kesenlerden, Akıl verip yol gösterenlerden, Bol keseden atanlardan, Acaba kaçı Başbakan Erdoğan'ın yerinde olmak ister?
Veya yaptığını yapabilir?
Hangisi elini taşın altına böylesine koyabilir?
Kim baldıran zehiri içmeye hazırdır bu şekilde?

Bu kadar saldırıya, Tezgâha, Üçkâğıda, Hakarete, İftiraya, Düşmanca yaklaşıma, Kim, Hangimiz ne kadar dayanabiliriz ki?

Empati yapın bakalım…
Yani kendinizi onun yerine koyun…
Ve şimdi açın malum gazeteleri,
Karikatüründen haberine, Köşe yazısından manşetine kadar hepsine tek tek bakın ve Allah için söyleyin;
Bu saldırılara dayanabilir misiniz?
Ya da ne kadar dayanabilirsiniz?

Kolay mı bunca meseleyle uğraşmak?
Hem içte hem dışta…
Her biri deve dişi gibi üstelik…
Ağır sıklet boksör gibi herkes aynı yere vuruyor.
Maksat kaşı açıp kan akıtmak…
Kaş açılırsa, Hele de kan çıkarsa, Gerisi gelir diye düşünüyorlar.

Asuman Krause'nin sunduğu yarışmayı bilirsiniz…
Hani yumruk duvarına çıkıp çamura düşmeden karşıya geçmeye çalışır yarışmacılar.
Başbakan Erdoğan, tıpkı oradaki gibi gelen her saldırıyı akıllı duruşlarıyla savuşturmasını biliyor…
Aldığı yumruklara da 'Vatanıma, insanıma helal olsun' diyerek aldırmıyor.

Bunca hizmeti bu saldırılara rağmen yapıyor…
Sağlıkta, ekonomide, iç ve dış politikada yaşanan güzelliklere bakın…
Bir de dünü hatırlayın…
Hastanelerde rehin kalan bebeleri ve cenazeleri düşünün…
Ayrıca uzun kuyruklar ile yoklukları…
Allah için konuşun şimdi…
Enflasyonu, otoyolları, duble yolları, havaalanlarını, hızlı treni, çılgın projeleri ve savunma sanayisindeki üstün silahları...
Daha saymadıklarımız da var…
Hepsini bir yana bırakın, Yarattığı, 'dumansız hava sahası' bile tek başına takdire şayan değil midir?

Gördüğüm kadarıyla Sayın Başbakan'a ayak bağı olan partililer de az değil.
Başbakan Erdoğan bu aymazlarla da uğraşıyor. Gol atmak için fırsat kollayan, Hizmetlerin önünü imkân buldukça tıkayan zihniyet arı gibi çalışıyor…
Her olanağı, her zemini kullanıyor…
Buna bazı partililerin duyarsızlığı ve kasti hareketleri de eklenince…
Sıkıntı büyüyor.
Günahtır beyler, Bari siz vurmayın…