Pandemi sürecinde ne çok yeni alışkanlığımız oldu. Evimizi, ilişkilerimizi yeniden keşfettik. Memleket kolonya kokuyor. "Limon, amber, gardenya, lavanta, kiraz çiçeği, beyaz çay, zeytin çiçeği" koleksiyonumuz var artık. Maskeli yaşama da alıştık. Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın ifadesiyle "uzunca bir süre maske ile yaşamak zorundayız!" Galiba aşı bulunana kadar normalimiz de bu olacak.
Hadi birlikte "maske tarihine" küçük bir yolculuk yapalım. Dinsel, kültürel seremonilerin parçası maskeler! Kralları onurlandırma, doğurganlık ayinleri, savaş hazırlıkları, törenler, cenaze, cadılık, avcılık maske takılan birkaç ritüel. Deriden, kumaştan, tahtadan, metalden yüzlerce çeşit… Deri üzerine değerli taşlarla bezeli olanı da var, renkli kuş tüyleri ile süsleneni de. Tabi "samuray, köle, cadı" maskeleri gibi tüyler ürperteni de! İlk çağlarda maskenin temsil ettiği güce kavuşulacağına, giyene "bilgelik, cesaret, güç, aşk" gibi nitelikleri kazandıracağına inanılır. Leopar, aslan maskesi takanın güçlü olması gibi… Bazı kabilelerde maskeler "ataların, mitolojik yaratıkların" ruhunu da temsil eder. Hastalıkların savılmasında da koruyucu görülür. Kötü ruhun kişiyi tanımayacağına inanılır.
Ne çok kullanırız "maske" kelimesini. Nietzche, "İçini açamamak, gerçekte bütün yalnızlıkların en korkuncu, bütün demir maskelerin içinde en demirden olanıdır" diyor. Venedik karnavalından çocukluğumuzun kahramanı "Maskeli Süvari"'ye uzunca bir makale yazabilirim. Gore Verbinski'nin yönettiği, Johnny Depp'in "Tonto" olarak rol aldığı "Maskeli Süvari", Leonardo DiCaprio'nun "Demir Maskeli Adam" filminden Alexandre Dumas'ın "Demir Maske"kitabına kadar…Makalenin başlığı da "En Güzel Maske" olurdu. Pandemi ile savaşı kazanmak istiyorsak maske takmaya devam. Az kaldı. Franz Kafka ne de güzel söylemiş; "Odandan çıkman gerekmez, masanda oturmaya devam et ve dinle… Dinleme bile, sadece bekle… Bekleme bile, gerçekten sakin ve yalnız ol. Dünya özgürce sunacaktır kendini sana… Maskesinden sıyrılmak için başka seçeneği yok, huşu içinde yuvarlanacaktır ayaklarının dibine." Salgın bitecek, dünya yine özgürce kendini sunacak. Sokaklarda el ele dolaşacağız, parklarda diz dize oturacağız, sevdiklerimizi öpeceğiz, omuzlarına başımızı yaslayacağız, bebekleri koklayacağız, Sağlıcakla kalın!