15 Şubat 1998; hem Fenerbahçe'nin , hem de Türk Futbol Tarihi'nin dönüm noktası olacaktı. Başkanlığı bıraktığını açıklayan Ali Şen, kongrede ikinci adamı Vefa Küçük'ü destekliyordu. Kulübün en etkili grubu Birleşik Fenerbahçeliler de Aziz Yılmaz ile birlikte Küçük'ün arkasındaydı. Kadıköy Grubu ve rahmetli Muhittin Bulgurlu-Onur Kayador ikilisi Aziz Yıldırım'ın yanındaydı. Ayrıca kürekçiler, boksörler, eski futbolcuların büyük bölümü de bu saftaydı. Aşağı yukarı oyların dağılımı belliydi. Küçük'ün kazanmasına büyük ihtimal gözüyle bakılıyor ama Yıldırım ve ekibi çok sıkı çalışıyordu.
YILMAZ ORTADA YOKTU
Kongre sabahı, İstek Vakfı Salonu'na gelenleri kapıda karşılayıp, markaja' alanların büyük bölümünün Yıldırım'ın ekibinden olması dikkat çekiciydi. Aziz Yılmaz ve arkadaşları öğleden sonra ortalarda görünmeye başladılar. Her oy için çetin bir mücadele yaşanması beklenirken, Yılmaz ortada yoktu. Kongre geleneklerine aykırı bir görüntü vardı ortada. Sonradan anlaşılacaktı ki, Yılmaz, Küçük'ün listesini beğenmemiş, hevesini köreltmişti. Kongre bittiğinde Yıldırım 469 oy almış ve rakibini bir oyla geçmişti. Herkes şoktaydı. Ancak Vefa Küçük'ün yönetim listesi çoğunluk oylarını almış, Köksal Özbek ise Orhan Keçeli'yi geçerek listeyi delmişti. Ortalık karışıktı. O akşam oynanacak Galatasaray maçına, Aziz Yıldırım, başkan olarak gitti. Soyunma odasında beraberliğe 2 milyar lira prim vereceğini açıkladı. Maç 2-2 bitti. Fenerbahçe lider kaldı. Ama kalan haftalar bu kadar güzel geçmeyecek, Yıldırım görev süresi içinde toplam beş olan ilk Galatasaray şampiyonluğunu görecekti. Haziran ayında yönetimini yenileyeceği olağanüstü kongreye kadar sadece Köksal Özbek ile kulübü yönetti. İlk yönetim kurulu toplantısında, Vefa Küçük'e söz verdikleri bağış çeklerini yöneticilerden istemediğini açıkladı. Kulübü sadece kendi kaynakları ile yöneteceğini belirterek, yönetimi pasifize etti. Parayı veren kendisiydi, dolayısı ile düdüğü de çalacaktı. Bu dönemde Altyapı Derneği; Davut Dişli ve arkadaşları Yıldırım'ın yanında yer alarak seçim politikasını deldiler.
KAFALAR HALA KARIŞIKTI
Birleşik Grup ve Vefa Küçük, yönetimden Yıldırım'ı istifaya zorlamasını isterken, Yıldırım '8' sayısına ulaşarak kendi yönetimi için seçim yapma şansını yakaladı. Bir oy fark, bir kişilik seçim galibiyeti, 4 aylık süreç içinde gerçekleşen dokuz milyon dolarlık Baliç transferi, aslında Fenerbahçe'yi yeni bir çağa sokuyordu. Ama kafalar hala karışıktı. "Ben kazanırsam Fenerbahçe kazanacak, kaybedersem ben" diyen ve servetinin ne kadar olduğunu bilmediğini söyleyen bir adam, neler yapacaktı?