Siyonist İsrail ve destekçisi Batılı Siyonaziler Gazze'de saplandıkları bataklıktan çıkamıyor. Debelendikçe daha da batıyorlar. Onca katliam ve vahşete rağmen istedikleri sonuca ulaşamadılar. Ne Gazze halkının iradesini yok edebildiler ne Hamas'ı bitirebildiler ne de dünyayı yanlarına çekebildiler.
Çocuk ve kadınları hunharca katleden İsrail ordusu evleri, altyapıyı, yolları, tarım arazilerini, hastane, okul ve camileri yok edip enkaza çevirdiği Gazze'yi kitlesel göçlerle insansızlaştırmaya ve sonunda da ilhak etmeye yönelik bilinçli bir savaş planı ve 'yerleşimci sömürgecilik' stratejisi izledi.
Batı'dan her tür askeri ve siyasi desteği alan soykırımcı İsrail'in yaptığı sayısız katliam ve bombardımana rağmen 41 km uzunluğunda ve 12 km genişliğindeki Gazze Şeridi'nde ilerleyebilmesi dört ay sürdü.
Uzmanların da vurguladığı gibi İsrail, ABD'nin Irak'ta yedi yılda tükettiği mühimmatı dört ayda kullandı. Görüldüğü üzere insanlık tarihinin en aşağılık yöntemlerine başvursa da İsrail ve destekçileri hedeflerine ulaşamadı.
***
Dünyanın lanetlediği İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları askeri ve siyasi açıdan felaketle sonuçlandı. Batılılar da artık açık açık "Bir şeyler fena halde ters gitti" diye itirafta bulunuyor.***
Bu bağlamda iki devletli çözüm planı İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria, Gazze ve Doğu Kudüs'teki ilhak pratiğiyle zaten çökmüş durumda. Tam da burada dünyanın üç maymunu oynadığı bir süreçte oyunu bozan tek aktör Hamas oldu. 7 Ekim'deki Aksa Tufanı taarruzuyla sömürgecilerin bütün tezgâhlarını altüst etti.
Unutmayalım ki mazlum Filistin halkı şimdiye kadar ne kazandıysa öz direnişiyle kazandı. 1987'de başlayıp 1993'te sona eren I. İntifada'dan sonra İsrail inkâr ettiği Filistin halkını resmen tanımak zorunda kaldı ve 1994 yılında Filistin Ulusal Otoritesi kuruldu. 2000 ila 2005 yılları arasındaki II. İntifada'dan sonra ise İsrail, 1967'den beri işgal altında tuttuğu Gazze'den çekilmek zorunda kaldı.
Şimdi ise Filistin halkı yine ödediği ağır bedellerle Doğu Kudüs, Gazze ve Batı Şeria'nın ilhak sürecini durdurarak, rafa kaldırılan bağımsız Filistin devleti talebini de tekrar dünyanın gündemine sokmayı başardı.
Dolayısıyla bu son direniş, sonuçları açısından ilk iki İntifadan daha sarsıcı olacak. Avrupa ve ABD'nin nüfuzu zayıflarken Türkiye, Çin ve Rusya'nın bölgede daha da etkin olması İsrail'in işgal ve ilhak projelerini tersine çevirerek Filistinlilerin devlet olma sürecini hızlandıracaktır.
Ortadoğu artık ABD ve İsrail sonrası bir döneme doğru ilerliyor. Bütün stratejik veriler ve küresel siyasetin gidişatı bunu gösteriyor.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
Bercan Tutar | İsrail'i bekleyen son