Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BERCAN TUTAR

Yetti artık!

ABD başkanlarından Barack Obama'nın 2009'da ilan ettiği Asya'da oyun kurma (Pivot Asia) stratejisi ile resmi olarak ABD'nin boy hedefi olan Çin, sistematik saldırılara Donald Trump ve Joe Biden döneminde de artan şekilde maruz kaldı.
Bu tarihten sonra ABD'nin yeni ulusal güvenlik stratejilerinde Rusya ile birlikte 'küresel düşman' diye nitelenen Çin, geçen 14 yıllık süreçte ekonomik ve teknolojik savaşlar başta olmak üzere ABD kaynaklı her tür saldırının ana cephesi konumuna geldi.
ABD'nin bu düşmanca siyasetine karşı hep savunmada kalan Çin, ilk kez taarruza geçti.
Kazan kaldıran Çin, Dışişleri Bakanlığı'nca kaleme alınan ve çok ender rastlanan bir analizle ABD'nin küresel stratejilerini adeta topa tutuyor
'US Hegemony and Its Perils/ABD Hegemonyası ve Tehlikeleri' başlıklı makale Çin'in İngilizce yayın yapan CGTN adlı TV kanalının sitesinde yayınlandı.
Çin devlet medyasında geniş çapta paylaşılan makale şimdiye kadar ABD'ye karşı kaleme alınmış en sert ültimatom olarak niteleniyor.

***


Makalenin tarihi 20 Şubat 2023. Yani 24 Şubat 2022'de başlayan Ukrayna savaşının birinci yıldönümünün hemen öncesi. Nitekim 22 Şubat'ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ve iki gün sonra da Biden'ın dozu hayli yüksek restleşmeleri dünyada oldukça ses getirmişti.
Bir bakıma ABD'ye meydan okuyan bu makale Putin'in konuşmasından iki gün önce yayımlandı. Bu zamanlamayla Çin hem Ukrayna savaşında Rusya'ya askeri destek vermeye hazırlandığı yönündeki iddiaları hem de ABD'nin tehditlerini pek umursamadığını göstermiş oldu.
Irak ve Afganistan'daki askeri işgaller yanında darbeler ve renkli devrimlerle de birçok bağımsız devletin iç siyasetine karışılmasına tepki gösterilen makalede, ABD'nin Ortadoğu ve Latin Amerika'dan Ukrayna, Gürcistan ve Kırgızistan'a uzanan ülkelerdeki kirli müdahaleleri birer insanlık ve savaş suçu olarak sıralanıyor.
Makale, demokrasi ve insan hakları söylemini bir işgal aracı olarak kullanan ABD'nin uygarlık değerlerinin de ülkeleri kutuplaştırarak kaos ürettiğinin altını çiziyor.

***


Makaledeki şu cümleler her şeyi özetliyor: "Şiddet ile karakterize edilen ABD rakiplerini yaptırımlar ve ekonomik baskı ile ezen bir ülkedir. Amerikan Doları da dünya ekonomisindeki istikrarsızlık ve belirsizliğin ana kaynağıdır..."
ABD ve Çin arasındaki balon ve Tayvan krizleriyle tırmanan gerginlik sürecine denk gelen bu makale, Pekin'in sabrının taştığını gösteriyor. Çin şimdiye kadarki krizlerde hep kendini frenledi. Sorunların aşılabileceğine angaje oldu. Bu nedenle de iletişim hatlarını açık tuttu.
Fakat bu makaleyle Çin artık diplomasiyi bir 'zaman kaybı' olarak gördüğünü ilan ediyor. ABD'nin kavgacı, hegemonik ve nobran stratejisine karşı kılıçlarını çekiyor.
Makaleye göre bundan sonra Pekin, ABD'yi yatıştırmaya çalışmayacak. Barışçıl yükseliş ve harmoni yerine artık yeni bir dünya stratejisini benimseyecek.
Dolayısıyla bu ültimatomla 'yetti artık!' diyen Çin, ABD'nin dünyadaki en büyük istikrarsızlık, kaos, eşitsizlik ve çatışma kaynağı olduğunu da resmen ilan etmiş oluyor.
Bu bağlamda her açıdan küresel siyasette yeni bir milada işaret ediyor bu tarihi makale...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA