11 Eylül 2001 saldırılarından sonra 'terör ile savaş' adıyla devreye soktuğu tek taraflı askeri politikalarla yeryüzüne hâkim olma hırsının (Imperium Americana) kurbanı olan ABD, büyük bir hezimete uğradı. Şimdi ise müttefiklerini sinsi ve kirli yöntemlerle yeniden kontrol altına almaya çalışıyor. Bu yolla eski tek süper güç statüsüne ulaşmayı; eğer bunu başaramazsa da en azından Çin'in yeni küresel hegemon olmasını engellemeyi düşünüyor.
Fakat bu öyle göründüğü gibi kolay değil.
Bunun için zorlu bir küresel dizayn gerekiyor. Bu yeni dizaynın yolu da Türkiye'yi yeniden vesayet altına almaktan; Rusya'yı kuşatıp yanına çekmekten ve Avrupa ile Pasifik'teki müttefiklerini de Çin'e karşı cepheye sürmekten geçiyor.
Haliyle askeri, diplomatik ve ekonomik gücü tavsayan Amerikan yönetiminin müttefikleriyle eski eşgüdümü yakalaması artık muhal. Çaresiz kalan ABD bu yüzden her türlü Makyavelist stratejiye başvuruyor. Ancak bu kirli yöntemler eskisi gibi rantabl değil ve çoğu da ters tepiyor.
Bu yüzden ABD'nin Türkiye ve Avrupalı müttefikleriyle yeni sayfa açma gayreti pek umut vermiyor.
Nitekim Fransa ve Almanya'nın Rusya, Çin ve Türkiye ile yeni diyalog arayışları bunun birer kanıtı.
Diğer bir kanıt da ABD Dışişleri Bakanlığı'nın hazırladığı Türkiye'ye yönelik siyasi iftiralarla dolu 2021 İnsan Ticareti Raporu.
ABD'nin sıkışmışlığının ve ülkemize yönelik sinsi saldırılarına devam edeceğinin işareti olarak okumamız gereken skandal raporda, Türkiye 'çocuk asker kullanımına karışan ülkeler listesi'ne dâhil ediliyor. Gerekçe ise Türkiye'nin yardım sağladığı Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) çocuk asker yetiştirmesiymiş. Böylece ABD, çocuk asker kullanan ülkeler listesine ilk kez bir NATO müttefikini eklemiş oldu.
***
Raporda, Türkiye ile ilgili küstah bir tanımlama daha yer alıyor. O da, Türkiye'nin 2012 yılından bu yana olduğu gibi bu yıl da insan kaçakçılığıyla mücadelede 'ikinci kategori' ülkeler arasında sıralanması. Kendi vatandaşı siyahiler ve hispanikler başta olmak üzere farklı etnik ve dini kökene sahip 45 milyona yakın göçmene karşı her tür insanlık suçunu işleyen ABD, hiç utanmadan kalkmış bir de dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye'yi 'çocuk asker kullanma' yanında insan kaçakçılığından da mahkûm etmeye cüret ediyor.