Türk siyasetine yeni bir soluk getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 21 yıldır Türkiye'nin geleceğine yön veriyor. 14 Mayıs seçimlerine giderken oylarını da giderek artırıyor. Birbirine güvenmeyen, sürekli birbirinin kuyusunu kazan, birbirine hakaret etmeyi zekâ pırıltısı zanneden bu 7'li koalisyon masasının, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a rakip olması mümkün değil. Zaten anketler de ortada. Erdoğan 8 aydır yükselişini sürdürüyor. Tarihin en büyük deprem felaketine rağmen Türk toplumunun en büyük umudu yine Erdoğan.
Kılıçdaroğlu ise Türkiye düşmanlarını, küresel efendilerini, FETÖ'yü ve PKK'yı yanına alarak iktidarı ele geçireceğini zannediyor. Türkiye'yi komşularına düşman haline getirmeye çalışan ABD yönetimi ise Kılıçdaroğlu'na açık destek veriyor. Zaten bu desteği ABD Başkanı Biden çok uzun süre önce açıklamıştı.
KEMAL BEY TEHLİKELİ SULARDA YÜZÜYOR
7'li koalisyon masasıyla işbirliği yaparak Türkiye'ye diz çöktürmek için ellerinden gelen her yönteme başvuracaklar. İç savaş çıkararak Türkiye'yi bölmek de buna dâhil. 14 Mayıs'a kadar silah bıraktığını açıklayan PKK elebaşı Bese Hozat, seçim gecesi yeniden durum değerlendirmesi yapacaklarını söyledi.
Kimsenin dikkatini çekmedi ama burada çok açık bir tehdit var. Cumhurbaşkanlığı seçimlerini Kılıçdaroğlu'nun kazanamaması durumunda ABD'nin taşeron örgütü PKK, yeniden saldırıya geçeceğini açıklıyor. Bu bile tek başına terör örgütü ile CHP arasındaki işbirliğinin itirafı olarak kabul edilebilir.
PKK böyle açıklamalar yapar da Kemal Bey boş durur mu? O da Türk ordusuna sesleniyor ve "Kimseyi dinlemeyin" diyor. Ne söylediğinin farkında bile değil. Çok açık bir şekilde Türk ordusundaki hiyerarşiyi hedef alıyor. Defalarca bürokrasiyi tehdit eden Kılıçdaroğlu şimdi Türk ordusu üzerinden tehlikeli hamleler yapıyor. Bu hamleler, PKK'nın ekmeğine yağ sürmekten başka ne işe yarar?
14 MAYIS GECESİNE DİKKAT EDELİM
Önümüzdeki bu 40 gün çok önemli. Şeytanın bile aklına gelmeyecek provokasyonlar yapabilirler. Seçimleri kaybeden küresel güçler, 14 Mayıs gecesi iç savaş senaryoları dâhil her türlü oyunu sahneye koyabilirler. Bu konuda çok dikkatli olunmalı.
Allah'tan bu ülkenin başında Recep Tayyip Erdoğan gibi zorlukları aşarak bugünlere gelmiş, birçok iç savaş planlarıyla, darbe girişimleriyle mücadele etmiş bir lider var. "Erdoğan varken Allah'ın izniyle bu ülkeye bir şey olmaz" düşüncesi, bu ülkenin kodlarına bir kez işlendi. Bu ülkeyi ayakta tutan, bu inançtan başka bir şey değil zaten.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz