Tartışmalı bir vergi indirimi planını devreye sokan İngiltere Maliye Bakanı Kwasi Kwartengin, Başbakan Liz Truss tarafından görevden alındı. 45 milyar sterlinlik paketin dış borcu artıracağı endişesiyle dolar/sterlin tarihi dibini görmüştü. Kwarteng, 38 günlük görev süresiyle İngiltere'nin tarihinde en kısa süre görev yapan ikinci maliye bakanı oldu. 1970'te İngiltere Maliye Bakanı Iain Macleod, göreve başlamasından 30 gün sonra geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetmişti. Avrupa'da her yerden kriz sinyalleri geliyor. Almanya'nın yediği enerji darbesinden sonra, şimdi Fransa'da da grevler yüzünden benzin sıkıntısı başladı. Ülkedeki her üç petrol istasyonundan birinde benzin yok. Avrupa bu enerji sıkıntısı ile boğuşurken, onlara müjdeli haber tahıl krizinde olduğu gibi yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan geldi.
Avrupa krizleriyle boğuşurken Erdoğan hem iç hem de dış siyasette hiç boş alan bırakmadan çalışıyor. Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin'in 'Türkiye'de enerji merkezi kurabiliriz.' sözleri sonrası talimatı hemen verdiğini söyledi ve dağıtım merkezi için Trakya'yı işaret etti. Tahıl koridorunu açarak dünyayı kıtlıktan kurtaran bir diplomasi yürüten Erdoğan'ın doğalgaz hamlesi şimdi de Avrupa'yı donmaktan kurtaracak. Her fırsatta Türkiye'yi engellemeye çalışan AB ve onlarla ile söylembirliği içerisindeki 6'lı masa, Erdoğan'ın bu hamlelerini şaşkınlıkta izlemekten başka bir şey yapamıyor.
Erdoğan, Yunanistan'ın adaları silahlandırmasına ilişkin soruya ise, "Biz zırhımızı kuşandıktan ve tedbirlerimizi aldıktan sonra bize bunlar hiç ürküntü vermez. Onlar düşünsün." dedi. ABD'nin ve AB'nin şımarık çocuğu Yunanistan'ın kukla yönetimi, Erdoğan'ın diplomasideki gücünün ve tecrübesinin henüz farkında olmadığı anlaşılıyor. Bunu anladıklarında onlar için iş işten geçmiş olacak.
KILIÇDAROĞLU HAMBURGERCİYE GİTMİŞ!
Erdoğan, ABD'ye şaibeli bir ziyarette bulunan, gazetecileri kaçarak 8 saat ortadan kaybolan ve bu konudaki soruları da "Hamburgerciye gittim" diyerek geçiştirmeye çalışan Kılıçdaroğlu'nu da unutmadı: "Bay Kemal, sen bizim Türkiye'nin içinde ve dışında kazandırdığımız eserlere ancak turistik seyahat yaparsın. 12 tane belediyen var. Sen o büyükşehirlerde ne yaptın onu söyle." dedi. Ne CHP yönetimi ne de CHP medyası Kılıçdaroğlu'nun ABD'ye neden gittiğini, kimlerle görüştüğünü, bu görüşmelerden ne sonuç elde edildiğini bilmiyor. CHP'nin ABD temsilcisinin bile hiçbir şeyden haberi yok. Bilen varsa bize de anlatsın. Maalesef böyle bir Cumhurbaşkanı aday adayımız var.
Dünya kaos yolunda hızla ilerlerken, Türkiye, tarihinin belki de en hayati seçimine hazırlanıyor. 20 yıllık kazanımların ve dış politikadaki üstün konumumuzun bedelini fazlasıyla ödedik. Tam meyvalarını yiyecekken umarım bir kaza ile karşılaşmayız. Neden endişe ettiğimi merak ediyorsanız söyleyeyim. İstihbarat servislerinin ve özellikle CIA'ye bağlı STK kılıklı örgütlerin birinci hedefinin Erdoğan olduğu unutulmamalı. Zaten Türkiye'nin bağımsız ve kendi çıkarlarını kollayan tutumu, hedef olmak için yeterli sebep. Bu seçim sürecini çok dikkatle geçirmeliyiz.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz