Cumhurbaşkanı Erdoğan, The Economist Dergisi'ne yazdığı makaleyle Türkiye'nin dünya olaylarına bakışını çok açık biçimde anlattı. Bu makalenin ana hatlarını bilmemizin, ilerideki gelişmeleri tahmin etmek açısından büyük faydaları var. İşte bazı satırbaşları:
NATO, TÜRKİYE'Yİ ÖNEMSEMEDİ
Türkiye 70 yıldır NATO'nun gururlu ve vazgeçilmez bir üyesi olmuştur. Ülkemiz, özgürlük ve demokrasiyi savunmak için Kore'ye asker göndermesinin ardından 1952 senesinde ittifaka katılmıştır.
Aynı zamanda ülkemiz, savunma sanayiine milyarlarca dolar yatırım yaparak savunma kapasitesini güçlendirmiştir.
Ortaklarımız, Türkiye olmadan uzun vadeli istikrarın sağlanabileceği hülyasına kapılmış ve bu nedenle tehditlerin savuşturulmasının ardından jeopolitik gerçekleri ve bölgede ortaya çıkması muhtemel tehditleri göz ardı etmiştir.
NATO'NUN GÜNCELLENMESİNİ İSTEDİK
Yaşanan değişimler birçoklarının NATO'yu artık işlevini tamamlamış ve "demode" bir örgüt olarak nitelemesine yol açmıştır. Hatta Emmanuel Macron, 2019'da ittifakın "beyin ölümü" yaşadığını söylemiştir.
Türkiye, bazı üye ülkelerin öngörüsüz ve yer yer sorumsuzca tavırlarını NATO'ya mal etmedi. Aksine NATO'nun önemini vurgulayarak üye ülkelere (NATO'nun misyonunu yeni tehditleri içerecek şekilde güncellemek ve örgütü yeni jeopolitik ve küresel sınamalar karşısında daha önemli kılmak gibi) adımları atmaları çağrısında bulunduk.
MÜLTECİ SORUNUNDA YALNIZ BIRAKILDIK
İşbirliği çağrımızı yalnızca terör saldırılarının engellenmesi açısından değil, aynı zamanda NATO sınırları içinde terörün finansmanı ve eleman devşirme faaliyetlerinin engellenmesi hususunda gündeme getirdik.
Sınırlarımızın ve hava sahamızın güvenliğini sağlamak ve II. Dünya Savaşı'ndan bu yana görülen en büyük mülteci dalgası bölgede ortaya çıkarken "insani güvenlik" için bu taleplerde bulunduk ve yalnız bırakıldık.
Türkiye, NATO üyelerine gelecekte karşı karşıya kalınacak jeopolitik sınamalara hazırlıklı olmaları gerektiğini söylerken haklıydı. NATO'nun önemsiz olduğunu savunanlara karşı örgütün öneminin giderek artacağını söylemekte de kesinlikle haklıydık.
TERÖRÜ DESTEKLEYEN ÜYELER
Türkiye, aday ülkelerden tüm terör örgütlerinin faaliyetlerini durdurmalarını ve mensuplarını Türkiye'ye iade etmelerini istemektedir.
Gerekli adımları atmamaları hâlinde Türkiye bu konudaki duruşunu değiştirmeyecektir.
İlaveten Türkiye, (İsveç'in ülkemize uyguladığı türden) her türlü silah ambargosunun NATO şemsiyesi altındaki askeri ortaklık ruhuna aykırı olduğu görüşündedir.
NATO üyelerinin terörle mücadele konusunda çifte standart uygulaması hâlinde ittifakın itibarının ve inandırıcılığının tehlikeye gireceğine inanıyoruz.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz