Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Yunanistan konusunda yaptığı uyarıların hayli ciddi olduğu görülüyor.
Son dönemdeki eylemlerine baktığınız zaman Yunanların çıldırmak üzere olduklarını düşünebilirsiniz.
29 göçmeni dondurmak, Türk balıkçı teknelerine, sahil güvenlik tekneleriyle saldırmaya çalışmak vs...
Bunlar Yunanistan'ın çılgınlığının küçük örnekleri.
ADALARI VERMEK HATAYDI
Aslında bizde de kabahat var.
1947 Paris Konferansı'nda Ege adalarının hiç tartışılmadan Yunanistan'a verilmesi bizim hatamızdır.
Acaba dış politikada alınan bu tür kararlar geri dönülmez nitelikte midir?
Bu arada Yunanistan kendi tarihini biraz karıştırıp Kurtuluş Savaşı'ndaki Türk zaferinden sonra kaç tane Yunan'ın Atina'da kurşuna dizildiğini ya da cunta yönetiminin Yunanistan'a kaç yıl hâkim olduğunu hatırlasa, ne kadar güzel olurdu.
Düşünün ki Kıbrıs'a yapılan Türk müdahalesi, Yunanistan'daki darbeyi de sona erdirmiş ve Karamanlis'in dönüşüyle demokrasi yeniden başlamıştır.
TAHRİKLERE KARŞI DİKKAT
Bu arada Avrupalıların hem Yunanistan'ı hem Kıbrıslı Rumları, Avrupa Birliği'ne almaları ayrıca bir ayıptır.
Sonucu çeşitli alanlardaki çözümsüzlüklerde görüyoruz.
Türkiye ile Yunanistan savaşır mı?
Türkiye, Yunanistan'ın tahriklerine kulak vermeyecek kadar akıllı bir ülke.
Ancak yine de bardağın taşmasına izin vermemeliyiz.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz