Geride kaldığını ümit ettiğimiz Kazakistan olayları hepimize ders vermektedir.
Kazakistan olayları ertesindeki soruşturmalarda eski başbakanlar, eski cumhurbaşkanları, hatta Soros bile çıkıyor.
Yani dünyada bir grup insan, çeşitli toplulukların huzur içinde yaşamasından rahatsız.
Biz Türkiye olarak bunu Gezi ayaklanmasında görmedik mi?
Toplumun saygın gördüğü, sanatına, yeteneklerine dikkat ettiği insanlar Gezi ayaklanmasında birer vahşiye dönüşmüştü.
Kendi çalıştıkları televizyonların araçlarını tahrip edenleri bile gördük.

İNSANOĞLU MUHTERİSTİR
Bilmeliyiz ki her an, her ülkenin içinde bu tür ihanet kaynakları var.
Biz Türkler bunları en son 15 Temmuz 2016'da gördük.
Ve o günden bugüne yapılan soruşturmalarda PKK'lılar, FETÖ'cüler, DHKPC'liler hiç tükenmiyor.
Hâl böyle olunca ülkelerin ve Türkiye'nin meşru siyasetinde görev ve rol alanlar çok dikkatli olmalılar.
Çünkü insan ihtirasının boyu, insanın aklından genellikle daha uzundur.
Cumhuriyet tarihi boyunca bunu hep görmedik mi?
Çankaya'daki Cumhurbaşkanı Celal Bayar'a "hazır ol vaziyetinde tekmil veren general" 27 Mayıs'ta onu tutuklamadı mı?

İÇİMİZDEKİ HAİNLERE DİKKAT
Bugünlerde Yunanistan konusunda sürekli uyarılar yapılıyor.
Amerika'nın Yunanistan'ı Türkiye'ye karşı hazırladığı iddia ediliyor.
Diyorum ki, gerçekçi olalım.
Türkiye, Yunanistan'ı da, pek çok düşmanı da perişan eder.
Ama eğer "içimizdeki Yunanlılar, içimizdeki FETÖ'cüler, içimizdeki yeteneksiz muhterisler" azarlarsa işimiz zor olur.
Kazakistan bunları hatırlattı.