Meğer radyoyu özlemişim. TRT Nağme'yi gece gündüz dinlememden anlıyorum bunu. Hele "Radyolu Günler" diye bir program var ki dinlemeye doyamıyorum. Çiğdem Işık ve Sevilay Tunalı'nın hazırladıkları bu programın ilk bölümlerinde Sevgili Nevzat Atlığ, kendi sesinden radyolu ilk günleri anlattı.

Nevzat Atlığ
Ben, Nevzat Atlığ'ın Klasik Koro'sunun tiryakisiydim. Hiç kaçırmadan her pazar gittiğim konserlerde Münip Utandı'yı, Adnan Mungan'ı, Mefharet Yıldırım'ı tanıyıp sevmiştim. Ve Türk müziğinde disiplinin egemen olduğunu görmüştüm. Meğer disiplin olgusu Nevzat Atlığ ile radyoya da girmiş. Mesela Atlığ, Perihan Altındağ'ın hafif arabesk kokan şarkısını söyletmemiş. Ahmet Üstün geç gelince birkaç hafta program verilmemiş kendisine. Ve böylece herkes Nevzat Atlığ'ın şakası olmadığını anlamış

Necmi Rıza
Radyolu Günler'in son programında rahmetli Necmi Rıza Ahıskan, kendi sesinden kendini anlattı. Dini müzikten klasiğe ve moderne geçişinin öyküsünü öğrendik. Anladık ki Münir Nurettin Selçuk'un öğrencisi olması onun sanat hayatında bir dönüm noktasıymış.

Geceler
Necmi Rıza önce babamın sonra da benim arkadaşım oldu. Eski gecelerde Vasfi Rıza Zobu ve Burhan Felek'le sohbetlerine doyulmazdı. Hele bir de şarkı söylemeye başlayınca doyamazdınız bu güzelliğe. İstinye'deki evimizde bir gece Turan Güneş, Vasfi Rıza, Recep Birgit, Muazzez Abacı toplandık sazlar çaldı, solistler söylediler. Turan Güneş de "Mest oldum" demişti.

Musiki sarrafları
TRT Nağme'de Çiğdem Işık ve Sevilay Tunalı'nın "Musiki Sarrafları" diye bir programları daha var. O programı dinlemeye de doyamıyorum. Bu arada Radyo Nağme sayesinde Fatma Adile Başer'i de tanıdım ve Itri'den Enfi Hasan Ağa'ya, Dede Efendi'ye uzanan musiki tarihimiz hakkında değerli bilgiler edindim.
Kısacası, TRT Nağme'de övgüyü hak eden programlar oldukça fazla.