Sadece Türkiye'deki siyasetçilerin değil, bölgedeki ve dünyadaki siyasetçilerin de kabul etmeleri gereken bir gerçek var. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, öyle her gün rastlanılan sıradan bir yönetici değil. Bitmeyen enerjisi ve tükenmeyen bir heyecanı ile Türkiye'nin bir saatini bile boş bırakmıyor. Ve artık alışmamız gereken o müthiş temposu ile Türkiye'nin de bölgenin de 2023 yılına kadar gündemi hiç hafiflemeyecektir.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
PKK ve FETÖ
1984'ten beri hepimizi karamsarlığa yönlendiren ve en önemli müttefikimiz olan Amerika Birleşik Devletleri'nin besleyip desteklediği PKK'nın neredeyse nefesi tükenmek üzere değil mi? Aynı şekilde 1999'da Öcalan karşılığında Amerika'ya götürülen FETÖ'nün de atacak mermisi kalmadı gibi... 15 Temmuz 2016'daki son FETÖ'cü darbe teşebbüsü halkın katılımıyla kaynağında boğulmadı mı?
Yorulmuyor
Hangimiz İstanbul Boğazı'nın altından üstelik iki yerde geçileceğini düşünebilirdik? 1973'te ilk Boğaz Köprüsü'nü, bu köprünün yapıcısı Süleyman Demirel açamamıştı. Çünkü darbeyle devirmişlerdi onu. Bugün ise nice köprüler, nice geçitler, otoyollar açılıyor. Ya da Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Belediye Başkanı olduktan sonraki icraatını bir hatırlayın. Çöp dağlarının yok edilmelerini, yeni barajları düşünün... Onu hapse atarak ödüllendirenler acaba şimdi neredeler?
Yeni atılımlar
Hukuk reformu mu, Cumhurbaşkanlığı Sistemi mi, Cumhur İttifakı mı, "tek millet iki devlet" ilkesi ile kurulan birliktelikler mi? Sıradan bir siyasetçinin yaşamını sonsuza kadar idare edebilecek atılımlar, bitmek tükenmek bilmiyor. Yakın geçmişte ancak Turgut Özal'da gördüğümüz vizyon, Erdoğan'da icraatla birleşiyor. Bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjiyle, her doğan gün yeni bir atılımın habercisi oluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın atacağı adımlar henüz yolun başındaymış gibi gelmiyor mu size de?