Türkiye'ye karşı Avrupa Birliği ülkeleri Yunanistan'ın önünde adeta bir Haçlı duvarı oluşturmaya çalışıyorlar ya... Bu çabaya sadece gülünmez mi? Bunlar herhalde yaşanılan tarihin farkında değiller ve kendilerini Orta Çağ'da falan zannediyorlar. Ya da Türkiye'nin çevresini üç taraftan kuşatan denizlerdeki haklarından Yunanistan lehine feragat edeceği yanılgısı içindeler. Neyse... Bekleyelim göreceğiz. Yunanistan karasuları için 12 mil kararını alırsa, herhalde 12 Ada'nın mülkiyeti de tartışma konusu olacaktır...
Yerli yabancılar
Bu gibi durumlarda yabancı ülkelerde Türkiye aleyhinde yayın yapanları anlamak mümkündür. Neticede onlar Türkiyeli değiller. Ama Türkiyeli olup da, Türkiye'yi hep haksız görenleri anlamak pek mümkün değildir. Bunların dedeleri Kurtuluş Savaşı'nda da karşı tarafı tutmazlar mıydı? 30 Ağustos'ta zafer kazanıldığında bunlar adeta mateme girmemişler miydi?
1071'e dönsek...
Acaba zamanı geriye alabilmek ve insanların davranışlarını bir tiyatro oyunundaki gibi şekillendirmek mümkün olsaydı, 1071'de yani Malazgirt'te Alparslan'a muhalefet edenler, bugünkü gerekçelerle tezlerini savunurlar mıydı? Mesela " Romen Diyojen'in komutasındaki Yunan ordusu haklı bir davanın askerleridir. Çünkü Anadolu bir Yunan toprağıdır. Selçuklular, kendilerinin olmayan bir toprak için savaşmayı artık bırakmalıdırlar."
Safsatalar
Bugün de birileri hep Türkiye'yi haksız görmüyorlar mı? Neymiş efendim? Türkiye herkesle anlaşmazlık içindeymiş. Dünyada yapayalnızmışız. Avrupa Birliği de, Birleşik Arap Emirlikleri de, Mısır da haklıymışlar... Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de ne işi varmış... Karadeniz'de bulunduğu söylenilen doğalgaz, sadece bir hayalden ibaretmiş...
Kervan yürüyor
Aslında bu tür düşüncelerin seslendirildiğini duymaya alışmış olmamız gerekiyor... Sade sosyal medya değil, siyaset forumları da bu tür düşüncelerin ve söylemlerin seslendirildiği zeminler değil mi ki? Ama kim ne derse desin Türkiye'nin yönünü belirleyen üst akıl ne yapacağını çok iyi biliyor. Yani kervan, her çeşit gürültüye rağmen yola devam ediyor.