Amerika Birleşik Devletleri'nde bir haftadır devam eden şiddet olayları, aslında bu ülkenin kendi tarihiyle hesaplaşmasıdır da... Avrupalı beyazların kurdukları ve sonunda dünyanın en gelişmiş ve en güçlü ülkesi haline gelen Amerika Birleşik Devletleri'nin hamurunda kan ve gözyaşı fazlaca vardır.
Esir ticareti
Öncelikle Afrika'nın siyah derililerini konu alan esir ticareti, en fazla Amerika Birleşik Devletleri'ne yaramıştır. Düşünün ki 18'inci yüzyıl sonunda Afrika kıtasında 12-40 yaş arasında erkek kalmamıştı. Bunlar Avrupalı esir tüccarları tarafından önce Küba'ya götürülürlerdi. Küba'ya gidenler oradaki görkemli malikanelerin esir tüccarlarına ait olduğunu bilirler... Esirler sonunda Kuzey ve Güney Amerika'nın beyaz rejimlerine pazarlanırdı.
Kızılderililer
Amerika Birleşik Devletleri'nin tarihindeki bir diğer ayıp da, bu kıtaya gelen Avrupalı beyazların, Amerikan yerlilerini soykırıma hedef kılmalarıydı. Şimdi göstermelik miktarda kalan "Kızılderililer", hem katledilmişler, hem de kamplara dağıtılarak esir muamelesi görmüşlerdir.
İç savaş
1860'lardaki Amerikan İç Savaşı'nın ana konularından biri Güney'de pamuk tarlalarında çalıştırılan siyah derili kölelerin durumlarıydı. Bu arada Amerika'nın kurucularının hepsinin köleleri vardı. Kısacası 20'nci yüzyılın ikinci yarısına kadar Amerikalı siyahların 2'nci sınıf vatandaş kimlikleri devam etmiştir. John F. Kennedy'nin Başkan seçildiği 1960'ta, Güney eyaletlerindeki siyah derililerin oy kullanma hakları yoktu.
Tarihin hafızası
Şimdi Amerikan kentlerinde sahnelenen şiddet olayları, dileriz daha çok can kaybına sebep olmaz. Ayrıca dileriz bu olaylar kasımdaki başkanlık seçiminin sağlığını etkilemez. Ama bilelim ki, tarihin de hafızası vardır ve sırası geldiğinde bu tarih hesap da sorar.