İdlib'de yaşanılanlar, 8 şehit haberi ile birlikte hepimizi farklı boyutlarda ve farklı içeriklerle uyarmalıdır.
Savaştayız
Birincisi belki bazılarımız farkında değiliz ama Türkiye bir süredir savaştadır. Komşu ülkelerin topraklarında süregelen bu savaşta, uçaklarımız ve her çeşit savaş araç gereçleri rol almaktadır. Kısacası, müthiş bir harcama kalemini, ekonomimiz başarı ile ama zorlanarak taşımaktadır.
Rusya ve biz...
Dış siyasetimizin klasik ittifakları nitelik değiştirmiş ve özellikle Putin Rusya'sı, adeta stratejik bir ortak konumuna girmiştir. Ancak bu ortaklık, Putin'in Esad rejimine verdiği öncelikli desteğin tehdidi altındadır. Son İdlib olayına karşı da Rusya Esad yanlısı bir seyirci tutumunu sürdürürse, Ankara ile Moskova'nın ilişkileri yeniden ele alınabilir.
İsrail ve Türkiye
ABD Başkanı Trump'ın gündeme getirdiği sözde Barış Planı, Türkiye ile İsrail'in ilişkilerinin düzelmesi ihtimalini iyice ertelemiştir. Türkiye gerek Ortadoğu'da gerekse İslam dünyasında tavizsiz biçimde Filistinlilerin haklarını savunduğu sürece, İsrail'le bir yakınlaşma pek mümkün olmayacaktır.
Demokrasiye bağlılık
Bu coğrafyada yaşamanın getirdiği zorlukları ve imkanları birlikte değerlendirmek durumunda olan bir ülkeyiz. Ve Ortadoğu ülkelerinde pek görülmeyen biçimde çoğulcu ve özgürlükçü demokrasiye bağlılığımız, farkımızı da oluşturuyor. Ancak vekalet savaşları veya algı operasyonları, her ülke gibi bizi de tehdit etmekte. Bunlara karşı ulusal birlik içinde bulunmak, en etkili savunmadır.
Ulusal birlik
İdlib'de şehit olan askerlerimizin acısını hissederken, içinde bulunduğumuz gerçeklerin ve zor durumların değerlendirilmesini de ihmal etmemeliyiz. Bizim en büyük dayanağımızın ulusal birliğimiz olduğunu hiç unutmamalıyız.