Eski başbakan ve AK Parti eski Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun her gün birilerini adeta tehdit ederek açıklamalar yapmasını üzülerek izleyenlerdenim. Neticede hem mesleğine hem de ülkesine hizmet etmeyi amaçlayan bir kişidir Davutoğlu...
İhraç yardımı
Ancak bu açıklamalar yüzünden giderek sözleri ağırlığını yitiriyor ve Davutoğlu sıradanlaşıyordu. Onu bekleyen en büyük tehlike ise sonunda ciddiye alınmaması ve kronik bir huysuz siyasetçi görünümüne sokulmasaydı. Bereket Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan vefasız ve kıymet bilmez bir insan değil... Davutoğlu'nun çok konuşma merakının onu hangi noktalara götürebileceğini gördü ve Davutoğlu'nun AK Parti'den ihraç edilmesi istenilerek, daha da fazla dibe vurmasının önüne bir noktada geçildi.
İhraç gerekçesi
İhraç istemi Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında alındığına göre, bu karardaki Erdoğan katkısı herhalde tartışılamaz. MYK toplantısında, Ahmet Davutoğlu, Ayhan Sefer Üstün, Abdullah Başcı ve Selçuk Özdağ'ın, 'AK Parti İçtüzüğüne aykırı eylem söz ve davranışlarda bulundukları' gerekçesiyle oy birliği ile partiden kesin ihraç talebiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevk edildiler.
Mehmet Ali Şahin konuştu
Söz konusu ihraç talepleri hakkındaki sağlıklı bir yorum Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Mehmet Ali Şahin'den geldi. Mehmet Ali Şahin, AK Parti'den ihracı istenen eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, genel başkanlığı döneminde birçok kişinin ihracının altında imzası olduğunu söyledi. Şahin, "Dolayısıyla işin başındayken farklı, sade üyeyken farklı davranmak doğru değildir" dedi.
Parti kuran ayrılır
Mehmet Ali Şahin, şunları söyledi: "-Bu arkadaşlarımız zaten parti kurma çalışmaları içinde olduklarını her seferinde söylüyorlardı. Böyle bir karar verdikten sonra partiyle üyelik ilişkisinin devam etmesi son derece yanlış olurdu. Nitekim yine başka arkadaşlar da başka parti kurma çalışmaları içinde ve onlar istifa etti. Parti kurma çalışmalarını yürütüyorlar. Bu arkadaşlarımızın istifa etmemiş olmamaları bana göre kendileri açısından yanlıştı."