Meğer ne kadar bol vaktimiz varmış. Yüksek Seçim Kurulu'nun "Gerekçeli Kararı"nın gerekçelerine yeni gerekçeler katmak için bütün televizyon kanallarının konuşmacıları hesapsızca vakitler harcadılar. Sanki bu konuşmalar sonunda sonuç değişecekti... Yani bu konuşmalar etkili olsaydı, 23 Haziran'daki seçimin tekrarı sanki durdurulacaktı.
Boş tartışmalar
Biz böyleyiz işte... Kesin olan sonucu kabullenmek yerine, kendimizce yeni ve farklı sonuçlar üretmeyi çok seviyoruz. İşin kötüsü de, bazılarımız meşru ve geçerli olan kesin sonuç yerine, kendi ürettiğimiz düzmece sonuçları meşruymuşlar gibi kabulleniyoruz. Bu durumun en aşırı yansıması ise, Türkiye'nin ana muhalefet liderinin Yüksek Seçim Kurulu üyelerini "Çete" olarak suçlaması ve onları isim isim sayarak yuhalatması değil midir? Eğer Kılıçdaroğlu'nun bu ayıplı davranışı mantıklı olsaydı, yuhalamalar sonunda 23 Haziran'daki seçiminin tekrarı durdurulmayacak mıydı?
Farklı görüşler
Herhalde bir gün yargı kararları, bir futbol maçındaki gollerin tartışıldığı gibi tartışılmayacaktır. Ülkenin iç ve dış siyasetinin bunca sorunu varken, kamuoyunu oluşturan odaklar içi boş tartışmalarla zamanı ziyan etmeyeceklerdir. Ve sonunda bir gün, Türkiye'deki ana muhalefet partisinin bizi bekleyen dış siyaset sorunları hakkındaki görüşlerinin, iktidarın görüşlerinden farklı olduklarını da öğreneceğiz.
S-400'ler ve CHP
Galiba o "Bir gün" de geldi. Çünkü dış siyasetin problemli konuları hakkında görüşlerini açıklayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, şu noktalara parmak basmış:
-Çeviköz, NATO ile Türkiye arasında bir komisyon kurulmasını isteyerek, komisyon çalışmalarını bitirinceye kadar S-400 alımının durdurulmasını istemiş. Çeviköz, "Bu komisyon çalışmalarını bitirene kadar S-400'lerin konuşlandırılmasının ertelenmesini öneriyoruz" demiş.
Elçiler gönderilsin
Doğu Akdeniz'de Türkiye aleyhine gelişen dengelerin diplomasi ve uzlaşma yoluyla çözülmesinin doğru olacağını da ileri süren Çeviköz, İsrail-Güney Kıbrıs- Mısır-Yunanistan cephesiyle diyalog önererek "Türkiye aleyhine olan mevcut durumun değişmesi için Türkiye'nin Şam, Tel Aviv ve Kahire'deki büyükelçileri tekrar göreve gönderilmelidir" diye konuşmuş.