Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu görevde beş yıla yakın zamanı daha var. Gerek dış siyasette gerekse güvenlik ve ekonomi gibi hayati önemdeki konularda, ekibi ile birlikte kararlı adımlar atıyor. Dün başlayan Almanya ziyareti de bu ülkeyle bozulan ilişkilerimizin onarılmasına mutlaka katkı sağlayacaktır.
İttifak yürüyor
TBMM'deki Cumhur İttifakı'na dayalı iktidar çoğunluğu ise, ülkenin siyasi istikrarının sayısal göstergesi konumunda.
Bu İttifak, aralarındaki problemli konuları diyaloga ve anlayışa dayalı biçimde çözümlemeye kararlı görünüyor.
Muhalefet problemli
Yani Türk siyaset tablosunun problemli kanadı iktidar değil muhalefettir... Özellikle ana muhalefet CHP'nin bir türlü yörüngesine oturamaması ve bu partinin kronik bir yenik konumunda, içerideki hesaplaşmaların kısır döngüsünden çıkamaması, Türk demokrasisini alternatifsizliğe mahkûm etmektedir.
Genel başkan sorunu
CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin, parti içindeki liderlik yarışına Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nu "Her girdiğin seçimde yeniliyorsun.
Sonra yine yeniliyorsun" diyerek eleştirmesi hâlâ hatırlarda. Buna karşı Kılıçdaroğlu'nun bu ayın başında CHP'nin kuruluş yıldönümü dolayısıyla Genel Merkez'de toplanan il başkanlarına hitaben yaptığı konuşma da belleklerde yerini aldı.
Felsefi derinlik
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu "Genel Başkan değişsin" içerikli taleplere cevap verirken şöyle konuştu:
"Genel Başkan elbet de değişebilir.
Hangi gerekçeyle genel başkanı değiştireceğiz? Bir ideolojik felsefe olması lazım. Bana bir felsefi derinlik gösterebilirseniz, ben bırakın kurultay yapmayı, vallahi yarın sabah giderim. Burada kalayım diye bir hastalığım yok."
İşte derin felsefe
Kılıçdaroğlu'nun aradığı felsefi derinliğe CHP içinden değil ama Kanada'dan cevap geldi. Buna göre Kanadalı elektrik mühendisi John Turmel, 1979'dan beri girdiği 95 seçimde de başarısız olarak dünyada en fazla seçim kaybeden siyasetçi olmuş.
Turmel 22 Ekim'de yapılacak yerel seçimlerde bu kez de Brantford kentinin belediye başkanlığı için yarışacakmış... 67 yaşındaki Turmel, "Seçimler kazanmak ya da kaybetmek için değildir. Önemli olan fikirlerinizi yaymaktır" diyormuş.
Evet... Görüldüğü gibi Kılıçdaroğlu'nun aradığı felsefi derinliğin içeriğinde kazanmak değil fikirleri yaymak öncelikle var.
Dilerim Kılıçdaroğlu fikirlerini İnce taraftarlarına da yayar.