Dünyada olup bitenleri, ünlü kişilerin özel hayatlarını yansıtan haberlerden izliyorsanız, bu konuda malzeme bolluğu var. Sadece Trump'ın artık her anı özel olan yaşamına ilişkin haberler bile, haber bültenlerini doldurmaya yetiyor.

Trump ve Melanie
Örneğin şimdiye kadar hep "Trump indirilmeden görevini sonuna kadar yapabilecek mi" sorusuna cevap aranırdı. Şimdi "Trump ile eşi Melania Trump ne zaman ayrılacaklar" sorusu gündemde... Çünkü Trump'ın, eşi 2006'da çocuk doğururken bir kadınla beraber olduğunun ve kadın konuşmasın diye ona 130 bin dolar verdiğinin açığa çıkmasından beri, Melania Trump Beyaz Saray'da değil bir otelde kalıyormuş. Bu arada Melania Trump'a Davos'ta eşlik etmediği gibi, önceki gün Trump Kongre'de Birlik Mesajı'nı okumaya gelirken de Melania onunla beraber değil, ayrı bir araçla Kongre'ye gelmiş. Oysa eski başkanlar Birlik Mesajı'nı okumak için Kongre'ye eşleri ile birlikte gelirlermiş.

Ezberleri tekrar etti
Gördüğünüz gibi siyasi gelişmeler yerine dedikodu haberlerini izlerseniz, daha çok eğlenirsiniz. Örneğin Trump'ın yaptığı Birlik konuşması, onun eşi ile arasının açıldığına ilişkin haberler kadar ilgi çekici değildi. Çünkü Trump bu konuşmasında, Başkan seçildiğinden bu yana yazdığı 2500'den fazla tweet'teki ezberlerini tekrarladı.

Nükleer silahlar yenilenmeliymiş
"Dünya genelinde serseri rejimler, terörist gruplar ve çıkarlarımıza, ekonomimize ve değerlerimize meydan okuyan Çin ve Rusya gibi rakiplerle yüzleşiyoruz" diyen Trump "Nükleer silahlarımızı yeniden inşa ve modernize etmeliyiz. Belki gelecekte bir gün ülkeler nükleer silahların ortadan kaldırılması için bir araya gelecek; ancak şu anda o noktada değiliz" diye konuştu. Hem İran'ı nükleer silah yapabilir diye suçlayan Trump, bir yandan da nükleer silahlanmayı tırmandırmakta. Kısacası Trump kışkırtıcı üslubunu sürdürüyor.

Macron da konuşmuş
Şimdi bir de Fransa'nın Macron'u girdi gündemimize... Macron Fransız Le Figaro gazetesine, Türkiye'nin terör gruplarına karşı Afrin'de yürüttüğü harekâta ilişkin olarak, "Operasyonun terörle mücadele kapsamında olması, işgal temelli olmaması" gerektiğini söylemiş. Macron'a cevap hemen Başbakan Binali Yıldırım'dan geldi. Yıldırım "Fransa'nın düşüncesi sakat. İşgal mantığı içinde hareket etmiyoruz. Bizim Afrin'de yapmak istediğimizin ne olduğunu anlamak için Fırat Kalkanı'ndaki 2 bin kilometrekarelik alana bakmaları gerekir" demiş.
Evet... Haberler böyle. Yeni bir şey fazla yok.