Avusturya, Almanya, İsviçre'den sonra Hollanda da, bu ülkede yaşayan Türklere dönük referandum mitingini yasakladı. Mitinge katılacak Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Rotterdam'a gelişi de bir nevi engellendi.
Hollanda kamu yayın kuruluşu NOS TV'ye göre, Hollanda hükümeti, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun uçağının iniş iznini iptal etti.
Saçma gerekçe
Almanya hükümet sözcüleri bu ülkedeki yasaklama kararının gerekçesini "Türkiye'deki siyasal gerginlikleri Almanya'ya taşımayın" şeklinde bir ifade ile bu ülkedeki 1.4 milyon Türk seçmene duyurmuştu. İsviçre'nin veya Hollanda'nın yasaklama kararlarında da bu gerekçenin bulunduğunu varsaymak, mantığa uygun olur.
İletişim çağı
Bu mantık acaba günümüzün iletişim dünyası için ne kadar doğru olabilir ki? Dünyanın en uzak köşelerindeki gelişmelerin televizyon ekranlarından canlı olarak izlenebildiği, tüm bu gelişmeler karşısındaki olumlu ve olumsuz tepkilerin sosyal medya aracılığı ile duyurulduğu bir çağda, Avrupa ülkelerinde yaşayan ve çalışan Türklerin kendi ülkelerindeki önemli gelişmelerden kopuk olmaları mümkün müdür?
Obama Brexit'teydi
Bir de tüm dünyanın tanık olduğu somut gelişmeler var ortada... Mesela geçen yıl İngiltere'nin Avrupa Birliği üyeliğinin referanduma sunulduğu dönemde ABD Başkanı Obama İngiltere'ye gidip "evet"çiler için Başbakan Cameroun'la birlikte toplantılara katılmamış ve konuşmalar yapmamış mıydı? O dönemde kimse Obama'yı İngiltere'nin siyasal gerginliklerine Amerika'yı neden bulaştırdığı için sorgulamamıştı.
'Evet' diyeceğiz
Kısacası Türkiye'yi Avrupa'dan dışlamak için atılan adımlar, ortada. 15 Temmuz darbecilerine kucak açmalar, FETÖ'cülere verilen destekler biliniyor.
Bunlar karşısında bu ülkeler gibi akıl ve mantık dışı tepkilerle cevap vermek yerine, Türkiye'yi bugünkünden daha güçlü ve daha istikrarlı hale getirmek doğru olandır. Bunun ilk adımını da 16Nisan'da "evet" diyerek atacağız.