Almanya, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın Gaggenau kentinde yapmayı planladığı toplantıya izin vermez. Nedeni sorulduğunda Alman Dışişleri Bakanlığı sözcüsü söz konusu kararın yerel düzeyde alındığını belirtirken "Almanya'nın Türkiye ile diyaloğu sürdürmek için her şeyi yapacağını" söyler.
15 Temmuz darbe girişimi faillerinden Yunanistan'a iltica eden sekiz kaçak subayın Türkiye'ye iade edilmesi reddedilir. Yunanistan hükümet sözcüsü bu kararın Yüksek Mahkeme tarafından alındığını söylerken, "Biz Yunanistan olarak 15 Temmuz darbe girişimini şiddetle kınamıştık" der.

Oyun bitmez ki...
Bu tiyatroda oyun biter mi ki? Aslında bu oyunlara katkıda bulunmak pek de zor değildir... Örneğin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın PKK'nın düzenleyeceği bir toplantıda konuşacağı Gaggenau kenti belediyesine bildirilseydi, bu toplantıya izin verilmekten öteye her türlü katkı da yapılırdı.
Alman basınına yansıyan haberlere göre, iptale gerekçe olarak yoğun talep ihtimali üzerine salonun ve park yerlerinin yetersizliği gösterilmiş.

Yardım edelim
Gaggenau Belediyesi'nin park yeri yetersizliğine çare bulmak için de Güneydoğu'daki HDP'li belediyelerin hendek ve tünel kazmaya dönük politikalarından örnekler gösterilerek, bu belediyeye yardımda bile bulunulabilirdi.
Cevabını bulamadığımız soru ortadadır...
Türkiye'de askeri darbeler yapılırken, Türk ekonomisi kriz sarmallarından bir türlü çıkamazken, NATO'lu müttefiklerimiz olan ülkeler bizi çok severdi. Ama başımızı biraz doğrulttuğumuz şu dönemde, her fırsatta bizi hedef alan düşmanca hareketlerde bulunuyorlar. Acaba bunların sevgisini yeniden kazanmak için ne yapmalıyız?
Bu Avrupa Birliği üyesi ülkelerin Mısır'daki darbeye "Darbe" diyemediklerini hatırlarken, bunlar acaba 15 Temmuz darbe girişimini de demokratik bir gösteri olarak mı algıladılar diye düşünmemek mümkün değil.

Bozdağ'ın açıklaması
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın bu konudaki açıklamasını da yazımıza ekleyelim:
"- Terörist başı Murat Karayılan Kandil'den video konferans sistemi ile Almanya'daki taraftarlarına ifade edebilme imkânı bulabildi. Teröristlerin kendilerini ifade etme hakkı var. Ama demokratik bir ülkenin bakanının bir toplantıda görüşlerini açıklamasına izin verilmiyor. Ne biçim bir demokrasidir ki, teröristler için her şey serbest. Her türlü himaye, destek var. Ama meşru hükümetler için büyük engeller çıkarılıyor. Bunun adı demokrasi değildir. Bunun adı hukuk devletinin gereklerini yapmak değildir."