Bazılarına göre biz kendimizi iyi anlatamadığımız için Batı medyası bizi hedef alan yayınlar yapıyormuş. Bunlara inanırsanız Amerika ve Almanya gibi müttefiklerimize de kendimizi yanlış anlattığımız için, bütünlüğümüzü ve güvenliğimizi tehdit eden girişimlere destek vermekteymişler.
Darbe diyemediler
Dünyada olup biten her şeyin ıcığını cıcığını çıkartan Batı medyası ile ve gerektiği zaman darbelerle seçilmiş hükümetleri deviren müttefiklerimizle aramızdaki sorunun "Anlaşılamamak" ya da "Yanlış anlaşılmak" olduğuna inanmamız mümkün müdür?
Mısır'daki Sisi darbesine "Darbe" diyemeyenler, olayı anlayamadıkları için mi böyle yapmışlardır? Ya da Türkiye'deki 15 Temmuz darbe girişimine epeyi zaman geçtikten sonra ölçülü tepki gösterenler, olayın içinde oldukları için böyle davranmamışlar mıdır?
Gülen'i neden seviyorlar?
PKK adına konuşan kim varsa onları manşetlerden verdikleri söyleşileri ile duyuranlar, gerçekten bu coğrafyada bizi de etkileyen gelişmeleri yanlış anladıkları için mi böyle yayınlar yapıyorlar? Amerika Fetullah Gülen'i dinler arası diyalogu teşvik eden ılımlı İslam'ın bir temsilcisi olduğu için mi bağrına basıyor? Acaba West Point Akademisi'nden mezun olmuş Amerikalı subayların Moon Tarikatı üyesi oldukları öğrenilseydi, Washington'dakiler nasıl davranırlardı?
Terörle mücadele mi?
Tabii bir de DEAŞ'a karşı mücadele ettiklerini söyleyen 50'ye yakın ülkenin Türkiye'nin DEAŞ'ı El Bab'dan temizleme harekâtına neden seyirci kaldıkları meselesi var gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu durumu en veciz şekilde şöyle anlatmıştı önceki gün:
- Koalisyon güçleri ne diyordu başında? 'DEAŞ terör örgütüne karşı bütün mücadelemizi sonuna kadar vereceğiz' diyorlardı. Hatta bizi de DEAŞ'a destek vermekle suçluyorlardı. Şimdi hepsi ortadan kayboldu. Tam aksine terör örgütüne, DEAŞ da dahil olmak üzere, YPG, PYD bunlara destek veriyorlar."
Evet... Acaba kendimizi nasıl anlatsak ki bunlara?