Teröristlerin dünyada yarattıkları korku ortamının nefrete dönüşmesine hemen her gün ve dünyanın her köşesinde tanık oluyoruz. Buna son bir örnek Amerikan Delta Havayolları'nın Arapça konuşan iki yolcuyu çarşamba gecesi Londra-New York uçuşundan önce uçaktan indirmesidir.
Bu yolculardan Adem Salih olayı bir video çekimi ile sosyal medyaya taşımış. Annesiyle yaptığı Arapça telefon görüşmesinin ardından bazı beyaz yolcuların kendisini şikâyet ettiğini savunan Salih, "Farklı bir dil kullandığımız için bizi uçaktan atıyorlar. 2016 yılındayız. Gözlerime inanamıyorum. Bu ırkçılık" ifadelerini kullanıyor.
Arapça yasak mı?
Salih, Amerikan CBS kanalına yaptığı açıklamada da, annesiyle uçakta Arapça konuşurken yolculardan birisinin kendisini "İngilizce konuş" diye uyardığını anlattı. Salih, "Ben de kadına istediğim dilde konuşabileceğim şeklinde karşılık verince, uyarıda bulunan kadının kocası bana bağırmaya başladı" ifadelerini kullandı.
İslamofobi'nin körüklendiği Amerika'dan Hindistan'a uzandığımızda, nefret duygusunun kaynağının güncellikten çıkıp tarihe dönük oluşumuna tanık oluyoruz...
Timur ve Hindistan
Hint sinemasını simgeleyen "Bollywood"un ünlü çifti Kareena Kapoor and Saif Ali Khan yeni doğan oğullarına "Timur" adını verince, sosyal medyada ve özellikle Twitter'de kıyamet kopuyor. Bu mesajlarda Timur'un 14'üncü yüzyılda Hindistan'ı işgal edip sayısız insanı katlettiği hatırlatılıyor ve oğullarına Timur adını veren çift kınanıyor...
Bu tür kim bilir kaç olay yaşanmakta dünyada... Örneğin ABD'de yaşayan ve çalışan milyonlarca Meksika ve Latin kökenli göçmen, Donald Trump'ın kendileri hakkında seçim kampanyasında söylediklerini düşünüp uykusuz geceler geçiriyorlardır.
Biz farklıyız
Bizim Türkiye'de bu tür yaygın nefret duygularına uzak olmamız ve PKK ile FETÖ'nün hainliklerine karşı nefret söylemleri ile değil ulusal birlik mesajları ile karşı durmamız, devam etmesini dilediğimiz bir olgunluk göstergesidir. Neticede Timur adını taşıyanlarla konuşurken hiçbirimiz, 1402'deki Ankara Meydan Savaşı sonrasında olup bitenleri düşünmeyiz.
