Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Eski Türkiyeliler Suriye’ye mi özeniyor?

İngilizler daha önce yapılmış şeyleri Amerikalılar da daha önce yapılmamış şeyleri yaparak, toplumsal kültürlerinin gereğine uyarlarmış. Acaba biz Türkler bir şeyi yaparken bunun bir tekrar mı yoksa bir ilk mi olduğunu düşünür müyüz?
"Çözüm Süreci" dediğimiz ve Türkiye'deki insanların ayrım olmaksızın tüm hak ve özgürlüklere sahip olmalarını amaçlayan girişim, kesinlikle bir tekrar değil... Cumhuriyet tarihinde bir ilk bu...
Ama bu girişime karşı insanlarımızın bir kesimi, geçmişte defalarca tekrarlanan davranışları sergilemekteler. Sanki amaçlanan barışın, can ve mal güvenliğinin ve geleceğe dönük birliktelik iradesinin kalıcı hale getirilmesi değil... Birileri, hem de milletvekili olan birileri "PKK neden silah bıraksın ki" benzeri sözleri söyleyebiliyorlar... Başka birileri de Türkiye Cumhuriyeti'nin iç barışını Suriye'nin kıyametten farksız ortamına endekslemeye çalışıyorlar.

Garip söylemler
PKK'lı Cemil Bayık'ın İngiliz "The Independent" gazetesine verdiği demeçte "Kobani düşer, El Nusra Cephesi de Afrin'e saldırırsa Barış Süreci'ne devam etmek artık mümkün olmaz" dediğini duymadınız mı? Amerika'nın Sesi radyosuna konuşan HDP Van Milletvekili Aysel Tuğluk'un "Çözüm süreci aslında bitirilmiş diyebiliriz" şeklindeki sözlerine ne diyorsunuz?
Galiba bu durumu da doğal karşılamak zorundayız. Çünkü "Yeni Türkiye"nin varlığı eski Türkiye'nin tüm alışkanlıklarının bir anda buharlaşması anlamına gelmiyor.
Evet... Bazıları için milyonlarca insanın barış ve istikrar içinde, birlikte, kardeşçe yaşamaları bir anlam taşımıyor... Bombalarla, kurşunlarla birlikte yaşamak Diyarbakırlı, Bitlisli, Yüksekovalı insan için sanki bir kader... Sanki Güneydoğulular, kendi kentleri Halep'e, Musul'a benzemediği için utanç duyuyorlar... Devlet sanki kendi vatandaşını yok etmek için var olması gereken bir kurum...

Bereket demokrasi var
Açıkçası bu akıl dışı söylemlere halkın da, devletin de fazla kulak vermemesi gerekiyor. Özellikle Güneydoğu insanı Çözüm Süreci'nin yaşama nasıl nefes aldırdığının bilincinde... Terörün hiçbir soruna çözüm üretmediği, yaşanan yıllarda çok açık görüldü. Anneler çocuklarının dağa çıkmasını değil, okula gitmesini istiyor. Kullanılan oylarla TBMM'ye gönderilen bölge milletvekillerinin de çözüm ve barış için çaba harcamaları bekleniyor.
Yeni Türkiye'ye uyum gösteremeyenler zamanın rüzgârında etkilerini mutlaka yitirecekler. Çünkü Türkiye'de demokrasi var... Halkın ezici çoğunluğunun "Barış" özlemine karşı, bir avuç insanın kavga arayışı bir anlam ifade etmez.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA