Alman hükümetinin ve gizli servislerinin ülkeleri bir süper devletmiş gibi onu bunu dinlemesi, yaşlanan boğasını emekliye çıkartan çiftçinin hikâyesini hatırlattı bana...
Yaşlanan boğası emekli edilince, çiftçi onu da çayırda otlanan ineklerin arasına salmış... Yaşlı boğa da burada sakin sakin dolaşıp, ineklerle birlikte otları yiyormuş. Çiftçi bir süre sonra genç bir boğa satın alıp, onu da çayıra salmış... Ancak genç boğanın katılması üzerine yaşlı boğa burnundan dumanlar çıkartıp, ön ayaklarıyla toprakları eşelemeye başlamış.
Durumu izleyen çiftçi yaşlı boğanın yanına gitmiş ve kulağına eğilip "Neden böyle yapıyorsun, neden genç bir boğaymış gibi davranıyorsun" diye sormuş. Yaşlı boğa da "Anlamıyor musun, bu genç boğa beni de inek sanmasın diye böyle davranıyorum" diye cevap vermiş çiftçiye.
Süper güç rolü mü?
Gücünü abartarak başlattığı iki dünya savaşında da yenilen, bölündükten sonra zorla birleştirilen Almanya, kendisini yine bir süper güç zannetmeye başladı galiba.
Almanların CIA'sı olan BND'nin eski yöneticisi Hans- Georg Wieck'in bir gazeteye verdiği demeci okudunuz mu bilmiyorum... Özetle şöyle konuşmuş:
"Alman hükümeti BND'ye Türkiye'yi izleme talimatını vermiştir. Almanya'da Kürtler ve Kürt olmayanlar arasında gerginlik yaşanıyor. Bu aydınlatılmaya çalışılmış olabilir. Bence bu kararın alınmasında iç siyasi aktörler etkili oldu."
Çanakkale geçişi
İstihbarat uzmanı olarak tanıtılan Erich Schmidt -Eenboom adındaki yetkili de istihbarat teşkilatlarının daima ikili oynadığını hatırlatırken "Ülkelerle hem işbirliği yapıyorlar ancak aynı zamanda onlar hakkında bilgi toplamaya devam ediyorlar... Türkiye ayrıca bölgede orta seviyede bir güç ve Suriye'ye, Irak'a, İran'a sınır olan ülke... Türkiye ayrıca Çanakkale Boğazı'nın geçişini kontrol ediyor ve AB üyeliğine aday. Bu yüzden Alman hükümeti ülkenin içindeki dengelerin nasıl olduğunu, hâlâ derin devletin olup olmadığını bilmek istiyor olabilir."
Şimdi ne olacak?
Schmidt- Eenboom, 1980'li yılların sonunda eski Başbakan Helmut Kohl döneminde istihbarat teşkilatınca izlenen ülkeler sıralamasında İngiltere, Fransa ve Amerika'nın üst sıralarda yer aldığını da hatırlatmış.
Bütün bu aydınlatıcı açıklamalar sonunda ne düşünürsünüz?
Almanlar herkesi ve bu arada Türkiye'yi de dinledikten sonra elde ettikleri bilgilerle acaba neyi değiştirebilecekler? Acaba Çanakkale Boğazı'nı onlara kapatsak mı?