Barış Süreci'ni "Bakalım ne olacak" diyerek tribünden izleyen geniş kitleler PKK'nın silahları bırakıp sınır dışına çıkması ertesinde "Bakalım bundan sonra ne olacak" diyerek, izleme süreçlerine devam edeceklerdir. Bu tür gelişmelerde tabii ki herkesin sürece aktif katılımı beklenemez.
Neticede çoğulcu demokraside sivil toplumun siyasete katılımının en etkili aracı seçimdir.
Bunun dışında "Sivil itaatsizlik"in de aralarında bulunduğu katılım yöntemleri vardır. Bu açıdan Barış Süreci'ni çeşitli eylem ve yöntemlerle protesto ve hatta sabote etmeyi demokrasiye "Aktif katılım" olarak yorumlamak acaba mümkün müdür?
Negatif içerikli bu tür katılım denemelerini yakın geçmişte "Cumhuriyet Mitingleri" ile de görmüştük. Bu mitinglerin nafile çabalar olmaktan başka bir anlamları bulunmadığını, sonraki genel seçim sonuçları ile anladık.
Bazı örnekler
Çarpık demokrasi ve hukuk kültüründen kaynaklanan diğer nafile çabalara örnekler, Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanı seçimine müdahalesinden veya AK Parti'ye açılan kapatma davasından da verilebilir.
Bu konudaki en çarpıcı örnek ise 28 Şubat post-modern darbe döneminde bir siyasi parti liderinin "Silahlı Kuvvetler de sivil toplum örgütüdür" şeklindeki değerlendirmesi değil midir?
Derin devlet özlemi
Anlaşılması zor olan durum, bütün bu yakın ve uzak deneyimlerin sonuçlarını yaşayarak öğrenmiş olması gereken kesimlerin, geçmişten hiç ders almamış olmalarıdır.
Askeri darbe dönemlerinde tutuklanarak, işkencelere tabi tutularak, yasaklanarak, susturularak "Derin Devlet"in ne olduğunu doğrudan görenlerden bazılarının, bugün "Derin Devlet" özleminin sözcüleri olmalarını anlamak kolay değildir.
Ya da "Atatürk'ü sevmek ve saymak" ile "Kemalist olmak" arasındaki farkı yok sayan bilinçsizlerin, Atatürk'ü 2013 yılının siyaset arenasına sürme çabalarını nasıl anlayabilirsiniz?
Ezelden ebede değişmeyen şu kuralı herkesin bilmesi gerekiyor.
- Geçmişi yaşamak mümkün değildir. Geçmişten ancak ders alınabilir.
Barışı aramaya dönük çabaları bile geçmişin kısır kamplaşmalarındaki gibi ele alanların eylemlerini izlerken, bunları anlamayı da denemeliyiz. Bunlar geçmişten ders almak yerine geçmişte yaşamayı amaçlayan nafile çabanın figüranları olabilirler.