Bu yorumculuk da çok zor bir iş. Hele tuttuğunuz parti, seçmenden oy alamıyorsa, ne yazacağınızı şaşırırsınız.
Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığını içine sindiremeyen, Melih Gökçek'in belediye başkanı olduğunu kabul edemeyen yorumculara, Allah yardım etsin.
Ama ben onların yerinde olsam, 28 Mart yerel seçimlerinin sonucunu "Ak Parti'nin Yenilgisi" biçiminde sunardım.
Örneğin, Tarhan Erdem'in ve Erhan Göksel'in seçim öncesi anketlerindeki "AK Parti yüzde 50'nin üzerinde oy alacak" öngörüleri hatırlatır ve "Yuh olsun bunlara.. Yüzde 50 bile alamadılar" derdim.
Seçim sonuçları ertesinde Borsa'nın 21 bin endeks rakamını zorlayıp rekor kırmasını da "kara paranın bayramı" diye sunardım.
CHP, DYP ve MHP'nin oy toplamının bile AK Parti oylarından az olmasını da, "Erdoğan azınlıklara baskı yapıyor" diyerek kınardım.
Neticede, yalandan kim ölmüş ki?