Daha ilk gördüğüm an baştan aşağı "kurgu" olduğunu düşünmüştüm...
Belli ki arkadan itilmişti, yerini yadırgıyordu...
Çevresindekilerden fena hâlde sıkılıyordu...
Ve bu sıkıntısını sessizliğiyle saklamaya çalışıyordu.
Talihliydi; çünkü sessiz gücü bir tür "İngiliz işi soyluluk" olarak değerlendiriliyordu bizim görmemiş medya çevrelerinde...
Medyadan gelip geçenler, anlamışlardır: Geçen gün 82 yaşında hayata veda eden Kıbrıslı iş insanı Asil Nadir'den bahsediyorum.
***
1980'lerin sonları...
Ufukta yepyeni bir dünya ve
dışarısı tarafından yeniden "karışma"ya başlaması hesaplanmış bir Türkiye var...
Malum, sermayenin de el değiştirmesi gerekiyor böyle zamanlarda...
Zamanın fırlama ve
Babıâli'den bağımsız takılan haber dergisi
Nokta'dayım...
Bir gün patronumuz
Ercan Arıklı birkaçımızı odasına çağırdı.
İlk o gün gördüm
Asil Nadir'i...
Bizim patron daha "asil"di görünüşte ama Asil Nadir çok zengindi.
Dönemin medya önderlerinin sonradan görmüşlüğünün İngiliz soyluluğunu kavrayacak hâli yoktu;
olup bitenlerin "kurgu" yanını anlamaya yanaşmıyorlardı.
Vestel şirketi,
Günaydın,
Güneş gazeteleri falan böyle alınmıştı.
Tabii şu hep unutuldu: Kim Asil Nadir'i çağırıp devreye soktu?
***
Bak şimdi, aklıma geldi...
Necati Zincirkıran anlatmıştı sanırım...
Günaydın'ın bir toplantısında, kimsenin kim olduğunu bilmediği bir adamı, Asil Nadir'e
Nokta dergisinin yeni sayısını göstermiş.
Kapakta Asil Nadir ve eşi var.
Bakmış, küfretmiş ve adamına fısıldamış:
"Patronuyla görüşün, dergiyi satın alın!" Anlatılan ne kadar doğrudur bilemiyorum
ama hâli tavrı gerçekten böyleydi.
Aldığı şirketlerle de ilgilenmedi; ilgilenmek için almamıştı ki...
Saçma sapan yöneticilerle hepsinin bilançoları tepetaklak oluverdi.
Çünkü bir paravandı ve bütün gücü sadece paraydı...
İngiltere 1991'de ayağının altındaki halıyı çekip içeri atınca şaşaalı dekor yıkılıvermişti.
***
Aklınızda olsun...
Her dönem medyada, politikada ve iş dünyasında böyle figürler devreye sokularak sistem test edilir.
Şimdinin "kurgu tipleri" öyle asil görünüşlü falan değiller tabii; çok hiperaktif, fazla "dansçı" karakterler sahneye sürülüyor günümüzde...
***
NOT DEFTERİ
Bu dünyada iki tür insan var: Çözümden yana olanlar, sorundan yana olanlar. (TOM ROBBINS / Ağaçkakan)