Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Yaralara bir günlük merhem

Sesli dinlemek için tıklayınız.

"Bize adanmış bir toprağı mahvettik" diyordu bir yazar.
Sevinçler yerine kederleri çoğalttık; toprağın bereketini aldık...
Biliyorum, bu satırları yazdığım sırada bir büyük savaşın kıvılcımları yeryüzünün her köşesine sıçramakta...
Acılar durmadan büyüyor.
Ve eşiğinden geçiverdiğimiz güzelim yaz mevsimi bize bakıp düştüğümüz hale acıyor.
Biraz daha yaz konuşsak, diyorum.
Bir günlüğüne mesela...
Bize iyi gelir mi?
Merhem olur mu?

***

Rilke nasıl da sarsıcı biçimde söylemişti: "Nasıl olsa çıkıp gelecektir yaz, ama önlerinde sonsuz bir zaman varmış gibi hiç tasa etmeksizin bir sessizlik ve iç genişliğiyle bekleyenler için gelecektir. Her geçen gün yeniden öğreniyorum bunu, acıların eşliğinde öğreniyorum."

***

Günler uzuyor...
Andre Gide buna "uzanıyor" demişti...
Ağaç gölgelerine mi?
Hayır! O eskidendi, şimdi günler kafe önlerine, sahil şemsiyelerinin altlarına, balkonların kuytularına uzanıyor...
Sıcaklık artıyor...
Saatler sanki ağırlaşıyor.
Dur diyor sanki bize her şey...
Dursan zalim olanı fark edecek, kederi yenecek, sevinçle buluşacaksın belki, diyor...

***

Dün kitaplığımdaki içinden yaz geçen romanlara göz attım...
Yazı anlatan satırların altını çizmiş miyim diye...
Reşat Nuri'nin çok sevdiğim Akşam Güneşi'nde şahane yaz mevsimi tasvirleri var diye hatırlıyordum.
O satırları ararken karşıma çıkan, altı kırmızı kalemle çizilmiş satıra bakın: "Sevdiklerimiz vardır ki ayrı bulunduğumuz zamanlarda sık sık düşünürüz; ayrılığın sevgimizi artırdığını duyarız. Fakat vaktaki kavuşma zamanı gelir. Onlar yabancı bir tavırla, lakayt bir bakışla bizi karşılarlar. Anlarsınız ki sizi onlara yaklaştıran ayrılık, onları bilâkis sizden uzaklaştırmıştır."
Güz satırları bir nevi...

***

Lawrence Durrell'ın "İskenderiye Dörtlüsü"nde aradığımı buldum tabii...
"Son görkemli yaz"dan söz eder bir yerde yazar...
Birbiriyle sıkı sevgi bağları olan arkadaşlar için son yazdır gelen...
Bir daha hiç bir arada olamayacaklardır.
Şöyle gelir işte o yaz...
"Masalsı bir ortaçağ yelkenlisi gibi üzerimize saldırdı, şehrin önünde demir attı, beyaz yelkenlerini martı kanatları gibi katladı."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA